O gün kendimle ilgilenmekten vazgeçip, San Diego'nun harika insanlarına kendimi adamaya başladığım gündü. | Open Subtitles | كان هذا اليوم هو الذي توقفت فيه عن الاهتمام بنفسي فقط وبدأت حياتي في العمل مع اشخاص سان دييجو الرائعين |
Ama ertesi gece, San Diego'nun harika insanları arabanı denize atmadı mı? | Open Subtitles | ألم يلقي اشخاص سان دييجو الرائعين سيارتك في النهر؟ |
San Diego'nun yarısı da onu tanıyor. | Open Subtitles | وكذلك نصف سان دييجو |
San Diego'nun daire zengini kral ve kraliçesi. | Open Subtitles | ملك و ملكة شقق سان دييغو اووه ، ليس كذلك |
Bu gece ise San Diego'nun kıyılarından 13 mil uzakta, 183 metre derinlikte çakılı kalan 100 Çinli yabancı için hayatlarını tehlikeye atıyorlar. | Open Subtitles | والليلة سيخاطرون بحياتهم لأجل 100 صيني غريب عالق تحت 600 قدم من المياه وعلى بعد 13 ميلاً من شاطئ سان دييغو |
San Diego'nun güneyine ve San Francisco'nun kuzeyine aynı uzaklıkta olan parklardayken ortadan kayboldular. | Open Subtitles | على شاطئ كاليفورنيا من أقصى الجنوب في سان دييغو إلى أقصى الشمال في سان فرانسيسكو |
San Diego'nun yarısı da onu tanıyor. | Open Subtitles | وكذلك نصف سان دييجو |
San Diego'nun güzelliğine bir baksana. | Open Subtitles | اُنظري كم هي جميله "سان دييجو" |
San Diego'nun oyun kurucusu ve eski müşterim. | Open Subtitles | ظهير "سان دييجو" الربعي و موكلي الأسبق |
Son yıllarda, Tijuana varoşlarının San Diego'nun zengin banliyölerine sosyo-ekonomik sürdürülebilirlik konusunda birçok şey öğretebileceğini savunuyorum. Duvarın iki yakasındaki göçmen toplumlara kulak vererek birçok şey öğrenebiliriz. Onların şehirleşme konusundaki gayri resmi süreçlerini anlayabiliriz. | TED | أنا أجادل أنه وفي السنوات الأخيرة الأحياء الفقيرة لتيجوانا، في الحقيقة، يمكن أن تعلم الكثير للتوسعات في سان دييجو بشأن الاستدامة الاجتماعية- الاقتصادية، أننا بحاجة إلى التعلم من والإنتباه إلى العديد من المجتمعات المهاجرة على جانبي هذا الحائط الحدودي كي نستطيع ترجمة عملياتهم العرفية، للتمدن. |
San Diego'nun da harika bir yer olduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | إنهم يقولون بأن سان دييغو عظيمة أيضا. |
Tüm San Diego'nun bunu öğrenmesini istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لاأريد أن تعرف مدينة سان دييغو |
San Diego'nun yarısı Mike Lawson'unkini gördü zaten. O yüzüğü kazanmak istediğini biliyorum. | Open Subtitles | نصف سكان سان دييغو رأو جسم (مايك لارسون) أعلم أنك تبحث عن المٌنافسة |
San Diego'nun çevresini dolaşmamız gerek. | Open Subtitles | " علينا الانعطاف من دوار " سان دييغو |
- Biri San Diego'nun kuzeyinde, diğer, Ojai'da. | Open Subtitles | (إحداهما في شمال (سان دييغو (والأخرى في (أوهاي |
Onlar aslen San Diego'nun Brad ve Angelina'sı. | Open Subtitles | لإنهم بالتأكيد (براد , وأنجلينا) سان دييغو |