Otele geldiğimizde, Sana bir şeyler buluruz. | Open Subtitles | سحضر لك شيئاً بمجرد أن نصل إلى الفندق حسناً |
Eğer... şehre gelecek olursan uğra, Sana bir şeyler pişiririm. | Open Subtitles | أعني، إن استطعتَ أن تمر بالبلدة.. فسأرحب بقدومك.. وسأطبخ لك شيئاً ما. |
Sana bir şeyler getireyim mi? Yiyecek bir şeyler var. | Open Subtitles | هل اجلب لك شيئا هنالك بعض الطعام المتبقي |
Ben güzel yemek yaparım. Belki bir gün Sana bir şeyler pişiririm. | Open Subtitles | أظن ذلك جيدا ربما يوما ما أطهو لك شيئا لتأكله |
Belki ben de Sana bir şeyler ifade ediyorumdur. | Open Subtitles | تعلم، ربما أعني أنا أيضاً شيء لك. |
Sana bir şeyler söylemiştir diye tahmin etmiştim çünkü bu aralar çok iyi arkadaş oldunuz.Ama erkeklerin işi belli olmaz. | Open Subtitles | أنا فقط قد اعتقدت أنه قال لك شيء لأنكم قد أصبحتم أصدقاء جيدين.. تعرفين الرجال |
Öncelikle, beni kışkırtmadan tutuklamamaları için Sana bir şeyler giydirelim. | Open Subtitles | أولاً دعينا نحضر لكِ شيئاً ترتديه حتى لا يتم القبض علي بتهمة الأغراء |
Sürekli Sana bir şeyler alamam! | Open Subtitles | لا يمكنني شراء أشياء لك طوال الوقت |
Şekerim, o yaşlı adam gerçekten Sana bir şeyler ifade etmiş olmalı. | Open Subtitles | حبيبى لابد وأن ذلك الرجل العجوز كان يعنى شيئاً لك |
Ve kafandan neler geçtiğini de bilmiyorum ama bunu Sana bir şeyler kanıtlamak için yapmadım. | Open Subtitles | لا أظن ماذا فهمتِ لم أقم بذلك لأثبت لك شيئاً ما |
Yani, Sana bir şeyler getirirsem, dinleyip, neler yapabileceğini söyler misin? | Open Subtitles | إذاً إذا أحضرت لك شيئاً ما هل ستصغي إليه ؟ و ترى ما الذي يمكنك فعله ؟ |
Karnın açtır. Sana bir şeyler hazırlayayım. | Open Subtitles | لا بد من أنك جائع دعني أحضر لك شيئاً تأكله |
Sana bir şeyler söylemek istiyorum, çünkü gerçekten ondan umudu kesmelisin. | Open Subtitles | أنا اقول ستعمل لك شيئا لأنني أريد كنت أشعر بأن يمكنك فقط حقا الحصول على بلدها |
Eğer başka bir şey istiyorsan, gidebilir ve Sana bir şeyler alabilirim. | Open Subtitles | إذا تريد شيئا آخر يمكنني الذهاب و أجلب لك شيئا |
Gel Sana bir şeyler göstereceğim. | Open Subtitles | ها ها ها ها ها ها. تعال... وسوف تظهر لك شيئا. |
Belki de birileri Sana bir şeyler yapıyordur. | Open Subtitles | ربما فعل شخص ما شيء لك. |
- Sana bir şeyler hazırlatabilirim. | Open Subtitles | بوسعي أن أجعلهم يحضرون لك شيء ما |
Belki senin ihtiyarın yaptığı şey yanlıştı ama yine de Sana bir şeyler bırakmış. | Open Subtitles | إذا ربما كان والدكِ مخطئاً لكنه ترك لكِ شيئاً ما |
Bir saniye buraya gel. Sana bir şeyler yapmak istiyoruz. | Open Subtitles | تعال إلى هنا لحظة نريد فعل أشياء لك |
Nicola denen adam Sana bir şeyler yaptığı ortada. | Open Subtitles | والرجل الذي يقودهم لابد وأنّه اقترف شيئاً لك. |
Tatlım, Sana bir şeyler bulmalıyız. Siyah ceketimi giymek ister misin? | Open Subtitles | عزيزتي ،سنجد لكِ شيئا ً هل تريدي أن ترتدي معطفي الأسود ؟ |
Sana bir şeyler getirdim. | Open Subtitles | أحضرت لكِ بعض الأشياء |
Neden hep Sana bir şeyler açıklamak durumundayım? | Open Subtitles | لماذا يجب علي دائما أن ابين لك الأشياء وأفسرها لك. ؟ ؟ |
Bir değişiklik yapıp, Sana bir şeyler borçlu olduklarını düşünürdüm. Bu kadar farklı olman sana ne kazandırdı? Bak, lütfen tartışmayalım. | Open Subtitles | اظن انهم مدينون لك بشيء فى المقابل انظر، دعنا لا نتجادل |
Sana bir şeyler getirdim. | Open Subtitles | جلبت لك بعض الأشياء |
- Sana bir şeyler getirdim, evlat. - Donun! | Open Subtitles | أنا عندى شىء لك تجمدوا |
Lady Kenna Sana bir şeyler öğretebilir. Muhtemelen bir kaç şey daha. | Open Subtitles | يمكن للسيدة (كينا) تعليمك شيئًا عن هذا ولربما عن بضعة أشياء أخرى أيضًا. |