Apaçık bir şekilde, bir sanatçıdan çok bir atlete benzemeye çalışıyordu. | Open Subtitles | كان يبدو جلياً عليه أنه رياضي أكثر من كونه فنان |
Şöyle bırakayım. Andy bir sanatçıdan fazlasıdır. Andy Warhol sanatın kendisidir. | Open Subtitles | :اسمح لي ان اطرح الامر بهذه الطريقة اندي وارهول اكثر من فنان, انه الفن |
Evet, şehirdeki bir çatı katındaki sanatçıdan bir paket almış kuryeyi. | Open Subtitles | أجل، عامل توصيل أخذ طرد , من فنان يسكن في علوية بوسط البلد |
Erkek bir sanatçıdan kendisini bu şekilde ifade etmesini asla isteyemezsiniz. | Open Subtitles | لن تقومي بسؤال فنان ذكر لتفسير نفسه بهذه الطريقة |
O atölyedeki 12 sanatçıdan 10'una ulaştım. | Open Subtitles | لقد عثرت على 10 من 12... فناناً من الذين في ذاك المستودع... |
Parça numarası; 21 ve yeni parlayan bir Hintli sanatçıdan geliyor. | Open Subtitles | القطعة رقم 21, من قبل فنان هندي صاعد جديد. |
Bir hocayla beraberken bir sanatçıdan kasık biti kaptığımda aynen böyle davrandığım aklıma geldi aniden. | Open Subtitles | عندما أُصبتُ بقمل العانة من فنان الأداء ذلك... و كنت مازلت أواعد ذلك الإستاذ. |
Ama kabul ediyorum, son bölümü okuduğumda sanatçıdan çok ilham perisi gibi hissettim. | Open Subtitles | لا، أنا أعترف بعدما قرأتأخرفصللك... بأننى مُتأمل أكثر من كونى فنان. |
Bu sanatçıdan ne kastettiğinize bağlı. | Open Subtitles | حسنأ،هذا يعتمد على ما تعنيه بـ"فنان". |
Bence sen bir sanatçıdan ziyade grafikersin. | Open Subtitles | أنت طابعاً أكثر منك فناناً |