| Aslında bugünlerde sandalyelerle aram pek iyi değil. | Open Subtitles | ..في الواقع فإن الكراسي ليسوا أصدقائي هذه الأيام سأقف وحسب |
| Ama karşında boş sandalyelerle dolu... bir oda olacak sadece. | Open Subtitles | وكل ما ستجده هو غرفة كاملة من الكراسي الفارغة. |
| Pekala, yeni sandalyelerle ilgili ufak bir karışıklık var. | Open Subtitles | حسناً ، خلط صغير في الكراسي الجديده |
| Beyefendi, şu hasır sandalyelerle ilgileniyoruz ama ücret olarak tam karşılığını vermek niyetinde değiliz. | Open Subtitles | سيدي, نحن مهتمّون بشراء كراسي الخوص, و لكن نحن تماما غير راغبين في دفع الثمن كاملًا. |
| Niye, çünkü içten içe sandalyen başka sandalyelerle birlikte olmak mı istiyor? | Open Subtitles | لماذا, لأنه في أعماق الكرسي يريد أن يتواجد مع كراسي أخرى؟ |
| En azından sandalyelerle idare edebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا ان نتبادل الكراسي على الاقل |
| Üzerinde otururken öldükleri sandalyelerle tanışın. | Open Subtitles | لقيا حتفهما على تلك الكراسي |
| Chiavari sandalyelerle ilgili olan. | Open Subtitles | ... التي تـتحدث عن الكراسي |