| Mesela, sandalyeni benden uzaklaştırman, söylediklerimden... rahatsız olduğun anlamına geliyor. | Open Subtitles | كالطريقة التي تبعد كرسيك عني فيها انها تخبرني انه ما اقوله يجعلك غير مرتاح |
| Sonra görüşürüz. Yeni sandalyeni beğendin mi? | Open Subtitles | اجل ذلك رائع سأراك في وقت قصير لاحقاً كيف احببتي كرسيك الجديد؟ |
| Raymond, sandalyeni yanıma çeker misin lütfen? | Open Subtitles | ريموند .. قرب كرسيك إلى هنا من فضلك |
| Daha önce benden aldığın sandalyeyi aldım ama senin sandalyeni almadım. | Open Subtitles | لقد أعدت المقعد الذي أخذتيه مني لكن لم أخذ مقعدك |
| Daha önce benden aldığın sandalyeyi aldım ama senin sandalyeni almadım. | Open Subtitles | لقد أعدت المقعد الذي أخذتيه مني لكن لم أخذ مقعدك |
| Madem sandalyeni onun üzerine sürmekten başka bir şey yapamayacaksın... | Open Subtitles | فأنت لا تستطيع فعل اي شيء حقاً سوى ان تمشي بكرسيك فوقها |
| Eğer evli olsaydık, ben yine senin sandalyeni çekiyor olur muydum? | Open Subtitles | لو كنا متزوجين ، أكان عليّ أن أمسك مقعدكِ أكثر من هذا ؟ |
| Sheikh, sandalyeni Bay Wallace'a bakacak şekilde çevirmemiz senin için sorun olur mu? | Open Subtitles | يا شيخ هل تمانع إذا قمت بتحريك كرسيك قليلا (حتى تواجه السيد (والاس |
| sandalyeni çevirip başını döndürmemi ister misin? | Open Subtitles | أتريد مني أن ألف كرسيك حتى تدوخ؟ |
| Madem sandalyeni onun üzerine sürmekten başka bir şey yapamayacaksın... | Open Subtitles | منذ عدم قدرتك على فعل شي فعلا الى جانب جر كرسيك الى هنا . |
| Ben yapmadım. Ergonomik sandalyeni bile almışlar. | Open Subtitles | لم يكن أنا حتى أنه أخذ كرسيك المريح |
| Tek yapman gereken kendi tekerlekli sandalyeni almak. | Open Subtitles | الآن. كل ما عليك القيام به هو الحصول على handicap كرسيك الخاص، ويمكنك أن تكون |
| sandalyeni geri çekmelisin. | Open Subtitles | يجب أن تقوم بإرجاع كرسيك |
| Böyle iyi Seymour. Senin sandalyeni alabilir. | Open Subtitles | (لا، لك عليك يا (سيمور يمكنه أن يستخدم كرسيك |
| sandalyeni bıraktın! | Open Subtitles | لقد تركتي كرسيك |
| Edward, Bay Clennam'a sandalyeni ver. | Open Subtitles | "إدوارد" ، أعطي السيد "كلينم" كرسيك. |
| Anne, görebilesin diye sandalyeni buraya taşıyalım mı? | Open Subtitles | أمي ، أتريدين تحريك مقعدك لهنا حتى يمكنك الرؤية ؟ |
| Kemerini bağlamak istiyorsun, sandalyeni çökertmek değil. | Open Subtitles | انت تريد ان تربط حزامك و ليس مقعدك |
| Belki öyle, belki de sandalyeni istiyorum. | Open Subtitles | نعم حسناً ربما وربما أنا فقط اريد مقعدك |
| Lütfen sandalyeni yakınlaştır. | Open Subtitles | من فضلك،اسحب مقعدك |
| Artie Abrams sandalyeni ofisime sür, şimdi. | Open Subtitles | ...أرتي إبرامز إحضر بكرسيك .إلى مكتبي , حالاً |
| Kapini acardim, sandalyeni cekerdim. | Open Subtitles | أود أن فتح الأبواب لكِ وأود أن أسحب لكِ مقعدكِ |
| sandalyeni onun üzerinden kaldırmayı düşünür müsün? | Open Subtitles | تُريدُ أَخْذ كرسيكَ منه؟ |