"sanhedrin" - Translation from Turkish to Arabic

    • السنهدرين
        
    • سنهدرين
        
    Sanhedrin'i, insanlarımız her gün çarmıha gerilirken seyirci kalan ailenize... Open Subtitles حتى لو انا تمكنت من اقناع السنهدرين ان تثق عائلتك
    Sanhedrin meclisinden olanlar yılanların neslindendir. Open Subtitles قرارات مجلس السنهدرين هي جيل من الأفاعي.
    - Sanhedrin, halkı kontrol edebildiği sürece Roma, Judea'nın denetimini gevşek tutacaktır. Open Subtitles روما بدأت تفقد اليهود من يديها طالما السنهدرين غير قادرة على ادارة شعبها
    Sanhedrin'in bilge büyüklerine saygımız sonsuz ama inançlarımızı savunmaya çalışmayacağız. Open Subtitles احتراما لتعاليم شيوخ سنهدرين نحن لسنا نسعى للدفاع عن معتقداتنا
    Önünde, talebelikten rabbiliğe, rabbilikten de muhtemelen Sanhedrin'de bir yere uzanan bir yol görüyorum. Open Subtitles ارى طريقا لك من الباحث الى القائد من قائد لـ، ربما بمقعد في سنهدرين
    - Bu adamlar da Sanhedrin ile aynı işi yapıyor. Open Subtitles هؤلاء الرجال يفعلون نفس العمل كما في سنهدرين
    Şayet senin desteğinle, Sanhedrin'i bizim ardımızda birleştirebilirsek, Antipas'la bugün görüşebiliriz. Open Subtitles اذا, مع دعمكم يمكننا ان نتحد السنهدرين وراءنا يمكننا ان نقرب أنتيباس اليوم
    Sanhedrin'e içeriden etki edebileceğimizi düşünün. Open Subtitles تخيل أن تكون قادرة على التأثير السنهدرين من الداخل.
    Sanhedrin'in içinde bile onun yozlaştırdıkları var. Open Subtitles حتى بين السنهدرين هي تلك التي أفسدت.
    Sanhedrin, Caiaphas'a meydan okuyacak birini arıyor. Open Subtitles السنهدرين تبحث عن رجل يتحدى قيافا
    Sanhedrin'in papazlarını uyandır. Open Subtitles تنبيه كهنة السنهدرين.
    Sanhedrin meclisinden casuslar. Open Subtitles جواسيس من مجلس السنهدرين.
    İsa, Yahuda'nın onu Sanhedrin'e satacağını önceden söylemişti. Open Subtitles تنبأ (يسوع) بأن يهوذا سوف يسلمه الى السنهدرين
    Bunu diyen ben değilim. Sanhedrin bunu söylüyor. Open Subtitles انا لا اقول ذلك السنهدرين قال
    Senden biraz haysiyet gösterip, Sanhedrin'in iradesinin senin aleyhine döndüğünü kabul etmeni... ve bu ailenin iyiliği için, görevinden çekilmeni istemeye geldim. Open Subtitles جئت اطلب منك لإظهار بعض الكرامة باعتراف ارادة سنهدرين بالانقلاب ضدك
    Başrahip kalan Caiaphas'ın emriyle Sanhedrin'den çıkarıldın. Open Subtitles بأمر من قيافا الذي لا يزال رئيس الكهنة انت منفي من سنهدرين
    Fakat Sanhedrin'in başkanı olarak, ilgimi uyandıran meseleleri incelemekle yükümlüyüm. Open Subtitles لكن كـ رئيسا لـ سنهدرين انا ملزم بتوجيه الاصابع لبعض المسائل بأن الـ غيظ هو اهتمامي
    Onlara sapkın diyen Sanhedrin'in hükmünü göz ardı ediyorlar! Open Subtitles انهم يتجاهلون حكم سنهدرين من اطلق عليهم بالكفار!
    Bazıları bunu söylediğine dair burada, Sanhedrin'in huzurunda şahitlik etti. Open Subtitles شهد البعض هنا (امام الـ (سنهدرين بأنك قلت هذا
    Sanhedrin mahkemesine çıkacaksınız! - O halde bizi götür. Open Subtitles و كلكم سيواجه محكمة سنهدرين!

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more