Orada aynen şöyle oturuyorum, 14 saniye boyunca ve repliklerim de oluyor. | Open Subtitles | أجلس هكذا لمدة 14 ثانية تقريبا و يجب أن أتحدث قليلا أيضا |
Bay Dunbar, dudaklarınızla 20 saniye boyunca zor anlar yaşattığınızı iddia ediyor. | Open Subtitles | الآن، السيد دنبار يدعي أنكَ وضعت شفتيك على فمه لحوالي 20 ثانية |
Kayıtlarıma göre ben kondoma boşalmadan evvel otuz yedi saniye boyunca korunmadan sevişmişiz. | Open Subtitles | ووفقاً لسجلاتي لدينا جماع غير آمن لمدة 37 ثانية قبل أن أرتدي غطاء |
Burada kırmızı ve gri çatıyı görüyorsunuz, ve aralarında yaklaşık çeyrek saniye boyunca maske denilen sadece boş ekran görünecek. | TED | و بينهما سوف يكون هناك قناع و هو تماما شاشة فارغة , لحوالي ربع ثانية إذا سوف ترى الصورة الأولى , ثم القناع |
Şimdi size bir - iki saniye boyunca bir kişinin fotoğrafını göstereceğim ve sizden onun yüzündeki ifadeyi tanımlamanızı isteyeceğim. | TED | سأريكم صورة فوتوغرافية لشخص، لمدة ثانية أو ثانيتان، وأُريدكم أن تحددوا أي انفعال على وجهه. |
Bu partisyonun tek bir yazılı notası yoktur ve 4 dakika 33 saniye boyunca tek bir nota çalınmaz. | TED | ولا يوجد فيه أي نوتة موسيقية مكتوبة ولم تُعزف نوتة موسيقية واحدة لمدة اربع دقائق و 33 ثانية. |
Bu, baledeki en zor sekanslardan biridir ve o otuz saniye boyunca Siyah Kuğu, sürekli hareket hâlinde olan bir "topaç insan" gibidir. | TED | إنها واحدة من أصعب المتتاليات في الباليه وبالنسبة لهذه الـ 30 ثانية أو نحو ذلك إنها مثل إنسان متقن للحركة الدائبة |
İşte anahtar nokta: Eğer fitili bir tarafından başlatınca 30 saniye boyunca yanıyorsa fitilin yanması 30 saniye daha sürecektir. | TED | ها هي الفكرة الرئيسية: إذا أشعلت خيط من جانب واحد، سيستغرق حرقه 30 ثانية، سيتبقى 30 ثانية أخرى لحرق ما بقي منه. |
60 durgun saniye boyunca Etik ve Hedge, tam olarak kaç tane enerji biriminin düşeceğine karar vermeli. | TED | خلال الستون ثانية الهادئة، يتوجب على إيثيك وهيدج أن يقررا ما هو عدد وحدات الطاقة التي ستسقط بالضبط. |
Ancak daha da önemlisi, ellerinizi 20 saniye boyunca sabun ve suyla tamamen kaplamak daha kolaydır. | TED | ولكن الأهم من ذلك، من السهل جدا تغطية يديك بالصابون والماء بالكامل لمدة 20 ثانية. |
Astronomik hesaplamalara göre, gezegen, sonraki sekiz gün, beş saat, 29 dakika ve 23 saniye boyunca yıldızın kuyruğunda kalacaktı. | Open Subtitles | سوف يظل العالم فى هذة السحابة لمدة ثمانيةايام و 29 دقيقة و 29 ثانية |
Demek hikaye o çocuğu 20 saniye boyunca öpmek zorunda kalman. | Open Subtitles | إذن تأتي نهاية القصة أنتي لا بدّ وأنك قبّلتي الفتي لـ20 ثانية |
Peki 60 saniye boyunca put gibi oturup resimlerinizi çektirmesine ne demeli? | Open Subtitles | ماذا عن الانتظار لستين ثانية من أجل التقاط صورتك؟ |
Tam burada durup, bir adım attığında kameralar 40 saniye boyunca seni görüntüleyemez. | Open Subtitles | إذن لو أنّ تقف هنا، أنت مستعدّ لرقص الفالز خطوة واحدة، أنت يمكن أن تأخذ 40 ثانية من السرية التامّة |
Saatin işlediği her saniye boyunca koşmanızı istiyorum. tüm maç boyunca. | Open Subtitles | أريدك أن تجرى فى كل ثانية تدقها الساعة, طوال المباراة |
Saatin işlediği her saniye boyunca koşmanızı istiyorum. tüm maç boyunca. | Open Subtitles | أريدك أن تجرى فى كل ثانية تدقها الساعة, طوال المباراة |
Televizyondaki ilk yayınını beraber seyredelim diye annemi davet etmiştim. 30 saniye boyunca 20 milyon insan benim müziğimi dinledi. | Open Subtitles | , دعوت إمي للمشاهدة لـ30 ثانية ، 20 مليون شخص كان يستمع إلى موسيقاي. وفيالنهايةقالت: |
Ya da sonraki 30 saniye boyunca topu nereye taşımak zorunda olduklarını söylemekle de olmuyor. | Open Subtitles | أو تقول لهم أين يجب أن يحملو الكرة في ال30 ثانية القادمة |
Paramedik teknik olarak 97 saniye boyunca ölü olduğumu söyledi. | Open Subtitles | قال المسعفون أنني كنتُ من الناحية التقنية ميتاً لمدة سبعٍ وتسعين ثانية |
Hem de 30 saniye boyunca sen sızlanmadan ve herhangi bir analiz yapmadan seninle uğraştıktan sonra. | Open Subtitles | بعد أن بقيت أستخف بك لمدة ثلاثين ثانية بدون أن تشكو أو حتى تكتشف بأن هذا استخفاف بك |