| Bir keresinde Amma'yı görmeye gitmiştim. sarılan Aziz'i. | Open Subtitles | ذهبت لرؤية "آما" مره من المرات قديسة العناق |
| Aynen, Wendy İki Kere sarılan. | Open Subtitles | نعم، ويندي اثنين من العناق. |
| Tıpkı kendini timsahların içine atan ve onlara sarılan kadın gibi. | Open Subtitles | كالمرأه التي رمت نفسها في بركة التماسيح و عانقتهم و هم إلتهموها |
| Tıpkı kendini timsahların içine atan ve onlara sarılan kadın gibi. | Open Subtitles | كالمرأه التي رمت نفسها في بركة التماسيح و عانقتهم و هم إلتهموها |
| Daha önce, soyunma kabininde birbirine sarılan iki kişi görmedin mi? | Open Subtitles | لم يسبق وأن رأيت رجلان يتعانقان في غرف تبديل الملابس ؟ |
| Yâni, iş adamı sarılan çift... | Open Subtitles | ...أعني، رجل الأعمال زوجان يتعانقان |
| Anne, ilk defa ilk sarılan ben olmadım. | Open Subtitles | أمي، تلك المرة الأولى التي توقفة فيها عن معانقتك أولاً |
| O siktiğimin sarılan emojisi benden uzak dursun. | Open Subtitles | أبعد ذلك العناق عني. |
| Üzgünüm, Ben pek sarılan biri değilimdir. | Open Subtitles | -آسف، لستُ ممّن يحبون العناق |
| Anne, ilk defa ilk sarılan ben olmadım. | Open Subtitles | أمي، تلك المرة الأولى التي توقفة فيها عن معانقتك أولاً |