"sara'nın" - Translation from Turkish to Arabic

    • سارا
        
    • أن سارة
        
    • نسيبتك
        
    • سارة إلى
        
    • سارة في
        
    • سارة لا
        
    Sara'nın dediği gibi, insanlar bizi birlikte görmeye alışırsa belki bizi kabul ederler. Open Subtitles كما قالت " سارا " ، إذا اعتاد الناس رؤيتنا معاً ربما تقبلوننا
    Yaşlı Sara'nın gözyaşlarıyla bütün şaraplar ıslandı. Open Subtitles سارا العجوز تذرف الدموع سريعا كل الخمر المسكوب امتلأ بالماء
    Ve... birinin Sara'nın anahtarını ön bürodan aldığını... Open Subtitles وان احد ما اخذ مفتاح غرفة سارا من مكتب الاستقبال والإرشاد.
    Ve gerçek Sara'nın da burada yaşadığını mı söylüyorsun bana. Open Subtitles وتريدين إخباري أن سارة الحقيقية تعيش هنا؟
    Sara'nın fazla arkadaşı olmadığını biliyorum. Open Subtitles أعرف أن سارة ليس لديها العديد من الأصدقاء
    Dün sabah sonunda Sara'nın amcası ve halasının yerini Meksika'da tespit ettik. Open Subtitles صباح أمس، استطعنا أخيراً تحديد خال وخالة نسيبتك (في (المكسيك
    Ben şahsen gidecek plantasyon ve çoban Sara'nın kapınıza anne. Open Subtitles أنا شخصيا سأذهب إلى المزرعة وأقود أم سارة إلى بابكم
    Ayrıca hala Sara'nın pulunun yatağına nasıl girdiğini açıklamadın. Open Subtitles وكان لا يزال لا تقول لي كيف حصلت الترتر سارة في سريرك.
    Bayan Sara'nın endişelenmesine gerek yok. Open Subtitles السيد سارة لا يجب أن تقلق للا أحد
    Artış olmasın. Önce işe yaradığını göstereyim. Sara'nın bunlardan haberi var mıydı? Open Subtitles لا زيادة , دعني اريك ان هذا يعمل اولاً سارا عرفت عن كل هذا ؟
    Sara'nın hakkını yeme. Open Subtitles مع كل الأحترام , جيكوب اظن انك لا تعلم عن الذي تتحدث عنه سارا تستحق اكثر بقليل من الثناء حول هذا
    Ben, Sara'nın bugün hastaneden bırakılacağını duydum. Open Subtitles لقد مسعت ذلك سارا تم اطلاقها صراحها من المستشفى اليوم
    Bu mesajları cidden Sara'nın yolladığını mı düşünüyoruz? Open Subtitles هل فعلا نعتقد ان هذي سارا عارفي ترسل هذه الرسائل?
    Bebeğini kaybettiğinden beri Sara'nın durumu nasıl? Open Subtitles كيف حال سارا منذ أن فقدت الطفل ؟
    Sara'nın fazla arkadaşı olmadığını biliyorum. Open Subtitles أعرف أن سارة ليس لديها العديد من الأصدقاء
    Sara'nın göğsünde kurşun olmadığı için daha avantajlı konumda. Open Subtitles كما ما أقصده أن سارة تملك الأفضلية بما أنها لم تتلقى رصاصة في صدرها
    Dün sabah sonunda Sara'nın amcası... ve halasının yerini Meksika'da tespit ettik. Open Subtitles تحديد خال وخالة نسيبتك في (المكسيك) حسناً. ثم؟
    Çiftliğe bizzat ben gideceğim ve Sara'nın annesine kapınıza kadar eşlik edeceğim. Open Subtitles أنا سأذهب إلى المزرعة شخصيا وسأقود أم سارة إلى بابك
    Eğer Sara'nın katilini zamanında bulamazsak bir acil durum plânına ihtiyacımız var. Open Subtitles إذا لم نتمكن من العثور القاتل سارة في الوقت المناسب، نحن نذهب تحتاج إلى خطة طوارئ.
    Sara'nın hâlâ hayatta olmasına rağmen mi? Open Subtitles على الرغم سارة لا تزال على قيد الحياة؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more