Büyük bir arazi satın alıp, sonra parça parça satacağız. | Open Subtitles | نحن بصدد شراء تلك الأرض ثم سنبيع جزء منها |
Koca oğlanlar gittiğine göre, onların bu çerçöplerini satacağız, ve yerlerine heykelcik ve biblolar koyacağız. | Open Subtitles | بينما الصبيان ليسو هنا سنبيع كل خردتهم العديمة الفائدة ونستبدلها بالتحف والتذكارات |
Tüm insanlar iç piyasaya çalışırken biz film haklarını tamamen Asya'ya satacağız. | Open Subtitles | بينما الآخرون ينظر إلى ..السوق الداخلية. نبيع حقوق الفيديو إلى آسيا مقدما. |
Birkaç büyük karar vermek zorunda kaldık, birkaç departmanı satacağız. | Open Subtitles | , علينا أن نتخذ قرارات هامة و نبيع بعض الأقسام |
Madeninde kıymetli bir şey olduğuna ikna edeceğiz ardından madeni çıkarma yöntemini satacağız sonra da tüm parasını alacağız. | Open Subtitles | سنقنعه بأن لديه شيء قيّم في منجمه ثم نبيعه عملية إستخراج في منجمه ومن ثم نأخذ كل ما قدمه من المال |
Bu adama yaşamayan en pahalı atı satacağız. | Open Subtitles | سنقوم ببيع أعظم حصان لم يعش أبدا لذلك الرجل |
Frank, bizi şu eskiden üyesi olduğun golf kulübüne sokacaksın ve biz de hapları orada satacağız. | Open Subtitles | فرانك .. انت ستدخلنا الى النادي الريفي الذي اعتدت على الذهاب اليه ونحن سنبيع الحبوب هناك |
Madem burayı satacağız, tam olarak ne kadar edeceğini bilmeliyiz. | Open Subtitles | إذا كنا سنبيع هذا المكان فربما علينا أن نعرف، كم سيستحق بالضبط |
Çocuklar için olan bir konserde nasıl esrar satacağız? | Open Subtitles | كيف سنبيع الحشيش في حفلة موسيقية للأطفال ؟ |
Pekâlâ, bu yüzüğü sadece 3,795 dolardan satacağız. | Open Subtitles | حسناً، سنبيع هذا الخاتم بثلاثة آلاف وسبعمائة وخمسة وتسعين دولاراً |
O aptal şarkınız olmasa bile bir sürü bilet satacağız. | Open Subtitles | نعم سنبيع الكثير من التذاكر بدوزن أغنيتكم الغبية |
Tüm oyuncaklarını satacağız ve parkta bir çadırda yaşayacağız tavşan ve sincap yiyerek besleneceğiz. | Open Subtitles | سنبيع كل ألعابك وسنعيش في خيمة في الحديقة سوف نأكل الأرانب والسناجب |
Yani belki de bir ayakkabı satacağız ve o ayakkabı giydiğiniz en muhteşem ayakkabı olacak... | TED | لربما نبيع حذاء ويكون الحذاء الأكثر لبسا |
Biz bu cilayı normal, orta halli insanlara satacağız. | Open Subtitles | ولكننا يجب ان نبيع ذلك المنتج لعموم لناس البسطاء |
Ya onları ya da kendimizi satacağız, ben sayarım. | Open Subtitles | حسناً ، إما أن نبيعها أو نبيع أنفسنا كما أعتقد |
Siddharth´in düğünden sonra da bu perili sarayı satacağız. | Open Subtitles | بعد زواجها من سيهدارث سوف نبيع المنزل المسكون. |
Dünyayı erimiş cüruftan arıtıp sonra satacağız. | Open Subtitles | سنحول الأرض لركامِ ذائب . ثم نبيعه |
Biz kendimizi satacağız. Başka ne yapacağız ki? | Open Subtitles | لذا نقوم ببيع أنفسنا أعني، ما الذي سنفعله غير هذا؟ |
Kafanızdan vurup parçalara ayıracağız, arabayı da parçalara ayırıp satacağız. | Open Subtitles | نطلق رصاصة في رأسيكما ونقطّعكما ونبيع السيارة قطعاً. نقطّعها أيضاً. |
Biz satacağız. | Open Subtitles | نحن سنبيعها يا تشارلي لاننا نحن من وجدها |
Son grubu da işleyeceğiz ve seyahat parasını çıkarmak için satacağız ardından da güneye gideceğiz. | Open Subtitles | إليكماسنفعله. سنتابع سير هذه الشحنة الأخيرة ونبيعها من أجل أموال السفر |
Eğer mirasçısı yoksa, eşyalarını satacağız. | Open Subtitles | إذا لم يكن هناك وريث، فسوف نبيعهم حالما يصلنا الطلب |
Bunları sokakta satacağız. | Open Subtitles | نحن سَنَبِيعُ هؤلاء على الشارعِ. |
Balıkları Mesina'da kendi başımıza satacağız. | Open Subtitles | أردت هذا العمل بشدة سنقوم ببيعها بأنفسنا |
Onun hukuki bakımdan ehliyetsiz olduğu kararını çıkartacağız ve eşyalarını kendimiz satacağız. | Open Subtitles | سنعلن بأن الخَرف أصابها وسنبيع ممتلكاتها لأنفسنا |
Onu Kralın adamlarından çalacağız, ve bir kralın adamına satacağız. | Open Subtitles | نحن سنختطفه من السجن ونبيعه لمبعوث الملك |