"savaş alanını" - Translation from Turkish to Arabic

    • ساحة المعركة
        
    • ميدان المعركة
        
    • ساحة القتال
        
    • ساحة معركة
        
    Havalar bozmaya başlayınca, Bedevi kabileler savaş alanını terk etmeye başladı. Open Subtitles وعندما ساء الطقس بدأت قبائل البدو بترك ساحة المعركة
    Sanki kendimi kurtarmak için savaş alanını terk etmiştim. Open Subtitles كأنّني ولّيت هاربا من ساحة المعركة لأنقذ نفسي فقط في بعض الأحيان شعرت بالإرتباك
    Her durumda, eğer bu savaşta saf tutacaksanız savaş alanını bilmeniz gerekiyor. TED على أيِّ حال، إذا أردت خوض هذه المعركة، فستحتاج أن تعرف ميدان المعركة.
    Değerli, daima muzaffer Marcus Licinius Crassus... ya savaş alanını geçip sizi aramaya gelen... Open Subtitles يا عزيزي أيها الفاتح ماركوس لسينيوس كراسوس ماذا لو كان سبارتاكوس هو من سيعبر ميدان المعركة
    Belki dar ve küçük bir alan yerine savaş alanını kilometrelerce daha geniş bir bölgeye yaymalıyız. Open Subtitles بدلاً من اختيار مكان صغير وضيق ربما ينبغي لنا أن نوسع ساحة القتال على مساحة واسعة، عدة أميال
    Kılıcını savaş alanını kimliğinle damgalamak için kullanmayı öğrenmelisin. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَتعلّمَ إسْتِعْمال سيفِكَ إلى إختمْ هويتَكَ على a ساحة معركة.
    Tanrı bu kutsal savaş alanını kutsasın. Open Subtitles فليبارك لنا الرب هذه ساحة المعركة المقدسة
    savaş alanını bilmiyorsan savaşa gidemezsin, James. Open Subtitles لا يمكنك الذهاب إلى الحرب إذا كنت لا تعرف ساحة المعركة ، جيمس
    Seni götürüyor savaş alanını gösteriyor, sana tarihi öğretiyor. Open Subtitles يريك ساحة المعركة... ، ويعطيك لمحة تاريخية
    - Savaşı önleyemeyiz ama savaş alanını seçebiliriz. Open Subtitles - لا يمكننا تجنب المعركة، ولكن نستطيع أن نختار ساحة المعركة.
    Kendini kurtarmak için savaş alanını terk etmemiştir. Open Subtitles هو لم يفر من ساحة المعركة لأجل سلامته
    savaş alanını terk etmiş olabilirsiniz. Open Subtitles لقد تركت ساحة المعركة.
    Birçoğu, savaş alanını terk ettikleri anda özlemle can çekişmeye başlar. Open Subtitles الكثير من الأشخاص بدئوا في الحنين إليها منذ اللحظة التي يتركون فيها ميدان المعركة
    Eğer düşman savaş alanına gelmiyorsa savaş alanını düşmanın ayağına götürmeliyiz. Open Subtitles إذا كان العدو لن يقابلنا في ميدان المعركة فيجب أن نجلب ميدان المعركة اليهم
    Ama savaş alanını terk etmeye hazır değilim. Çünkü ben kışlarındaki bir aslan değilim. Open Subtitles أنا لست مستعداً أن أترك ميدان المعركة لأنني لست أسداً في فصل الشتاء.
    Yakında ilk kez savaş alanını göreceksin. Open Subtitles قريباً ستري ميدان المعركة للمرة الأولى
    savaş alanını terkediyordunuz. Open Subtitles لقد كنا دائماً ما نهرب من ساحة القتال
    Bizden belli bir şekilde savaşmamızı bekliyorlar. savaş alanını kilometrelerce daha geniş bir bölgeye yaymalıyız. Open Subtitles يجب أن نوسع ساحة القتال لعدة أميال
    savaş alanını inceleyelim. Open Subtitles دعنا ندرس ساحة القتال
    - ...savaş alanını ölü ve yaralılardan temizle. Open Subtitles - نعم؟ - نظف ساحة معركة من الموتى.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more