İyi düşünün askerler, savaşmaya değer mi, değmez mi? | Open Subtitles | اظن ان الموضوع قد انتهى يا رجال أن هذا يستحق القتال من أجله |
Çünkü gerçek aşk için savaşmaya değer. | Open Subtitles | ذلك لأن الحب الحقيقي يستحق القتال من أجله. |
Aşk, uğruna savaşmaya değer. | Open Subtitles | لا يمكننا الإسْتِسْلام الحبّ يستحق القتال من أجله |
- Arzu ettiğim - Uğrunda savaşmaya değer bir kız | Open Subtitles | أتمنى لو كان عندي أي فتاة تستحق القتال من أجلها |
Ama benim için, bazı şeyler için savaşmaya değer... sen, arkadaşlarımız, Gabrielle. | Open Subtitles | لكن، بالنسبة لي، بعض الأشياء تستحق القتال |
Ve o, uğrunda savaşmaya değer. | Open Subtitles | وإنه ليست مضيعه للوقت أن نحارب من أجلها |
Senin gibi, uğrunda savaşmaya değer bir yaşantım olsun isterdim. | Open Subtitles | ليت عندي حياة تستحق الكفاح لأجلها كما عندك لديك الكثير لتكافح من أجله يا (ذئب) |
Bak, birini sevdiğinde kim ne derse desin savaşmaya değer. | Open Subtitles | انظر عندما تحب شخص ما يستحق القتال مهما كانت المشاكل والغرائب |
İşte bu yüzden buranın uğruan savaşmaya değer. | Open Subtitles | هذا ما يجعل هذا المكان يستحق القتال من أجله |
Özellikle uğruna savaşmaya değer bir şey olduğunda... ve bu savaşın tüm anlamı bu, insanlar, hayatta kalmak. | Open Subtitles | حينما يكون هناك شيء يستحق القتال من أجله هذا هو كل ماتمثله هذه المعركة الناس |
İyi olan ve uğruna savaşmaya değer her şeye karşın o kalp hâlâ atıyor. | Open Subtitles | وعلى الرغم من كل ما هو جيد يستحق القتال من اجله أن القلب لا يزال ينبض |
Çok güzel bir yuvan varmış. Uğruna savaşmaya değer. | Open Subtitles | إنه منزل جيد يستحق القتال من أجله |
- Biz ne isteriz? - Uğrunda savaşmaya değer bir kız | Open Subtitles | الذي نريده أي فتاة تستحق القتال من أجلها |
# Biz ne isteriz # # Uğrunda savaşmaya değer bir kız # | Open Subtitles | الذي نريده أي فتاة تستحق القتال من أجلها |
# Arzu ettiğim # # Uğrunda savaşmaya değer bir kız # | Open Subtitles | أتمنى لو كان عندي أي فتاة تستحق القتال من أجلها |
Um, bak,bu adil bir mücadele olmayabilir, ama savaşmaya değer bir kavga. | Open Subtitles | اسمعي ربما لاتبدو كمعركة عادلة ولكنها معركة تستحق القتال |
Ama bazı şeyler uğrunda savaşmaya değer. | Open Subtitles | و لكن هناك بعض الأمور تستحق القتال من أجلها |
Buna son verme türü savaşmaya değer. | Open Subtitles | من نوع النهايات التي تستحق القتال في سبيلها |
Ve o, uğrunda savaşmaya değer. | Open Subtitles | وإنه ليست مضيعه للوقت أن نحارب من أجلها |
Senin için değil. Cassie uğruna savaşmaya değer. | Open Subtitles | (كاسي) تستحق الكفاح من أجلها. |
Şey, Bu dünyada bazı iyilikler var, Bay Frodo ve hepsi savaşmaya değer. | Open Subtitles | حسناً هناك أخبار جيدة " في هذا العالم سيد " فيودو وتستحق القتال لأجلها |
Bu akımla ilgili tüm duygularımı dökmek istiyordum ve cinsel tacizi durdurma veya iyileştirme ihtimalinin bile niçin savaşmaya değer olduğunu size anlatmaya. | TED | أردت أن أنهمر في هذه اللحظة وأخبركم لماذا مجرد إمكانية علاج أو إيقاف العنف الجنسي هو أمر يستحق الدفاع والنضال ﻷجله. |
Sizin için de artık geleceğin savaşmaya değer olup olmadığını karar vermenin zamanı geldi. | Open Subtitles | بالنسبة لبقيتكم، حان وقت القرار إن كان المستقبل يستحق النضال لأجله |