"savunuyor" - Translation from Turkish to Arabic

• تدافع
• تدافعين
• يدافع
• تؤيدين

Üreticiler buradaki sistemi tamamen bozdu ama Avrupa hala çalışan kişilerin haklarını savunuyor.
,أصحاب المزارع أفسدوا النظام هنا ولكن أوروبا ما زالت تدافع عن حقوق العمال

Kampüsün bakiresi kampüsün erkek delisini mi savunuyor?
عذراء الحرم الجامعي تدافع عن عاهرة الحرم الجامعي؟

O siyasi etkinliklerini ne savunuyor ne de açıklıyor.
إنها لم تدافع أو توضّح نشاطاتها السياسية

Kendini beğenmiş kurumsal avukat birden mesut oluyor şimdi de karşıma geçmiş keşleri savunuyor?
محامية شركات مشهورة فجأة تتحول إلى شخصية كارتونية سعيدة الآن انتِ هنا تدافعين عن مدمني المخدرات؟

Başkan, bu kararının gerekli bir önlem olduğunu savunuyor.
فإن الرئيس يدافع عن قراره بأنه غجراء احتياطي

Sen sahiden bunu savunuyor... Hatta nasıl önerebilirsin...
...هل أنت بصراحة تؤيدين ...كيف لك أن تقترحين

- Onu savunuyor musun, Randy? - Hayır, bu konuda senleyim.
هل تدافع عنه يا راندي - لا انا معك بهذا -

Hem ne olursa olsun çocukça bir öfkeye kapıldığına da inanmıyorum. Bence o inançları uğruna hakkını savunuyor.
لا أظن أنها نزوات غضب، أعتقد فقط أنها امرأة تدافع عما تؤمن به

Şimdi de onu iflah olmaz onurlu bir muhbir olduğu için savunuyor musun?
الان تدافع عنه لأنه مفترى عليه,شريف و فاضح للمستور؟

Çatlak falan değil. O sadece inandığı şeyleri savunuyor.
هي ليست غير مستقرة نفسياً بل هي تدافع عما تأمن به

"İşte başlıyor gene. Ebeveynlerin çocuklarına yalan söylemesini savunuyor."
"ها هي تدافع عن كذب اآباء على أولادهم. "

- Ne yani şimdi onu savunuyor musun?
إذاً ماذا ؟ الآن أنت تدافع عنها ؟

Sırf belirgin olmak adına siz Tanrı'yı suçluyor musunuz yoksa savunuyor musunuz bayım?
لتوضيح الموقف هل انت تدافع اوتهاجم الرب

Ayrıcalıklı olmanın nedenlerini mi savunuyor şimdi?
هل هي تدافع عن قضيه الناس الاكثر حظاً ؟

- Fransa İskoçya'yı zar zor savunuyor.
-فرنساً" بالكاد يمكن أن تدافع عن "أسكوتلندا"".

Adamı terk ettin, bir de savunuyor musun şimdi?
ماذا ، لقد تركته ومازلت تدافعين عنه؟

Ama onu savunuyor gibisin.
لكن الأمر، تعلمين، كأنكِ تدافعين عنه.

Yaptığını savunuyor musun?
هل تدافعين عما فعلت؟

Baban sağ kanat, Cumhuriyetçi Parti'yi savunuyor bense... ben de bunu savunmak için tam bir çatlak olunması gerektiğini düşünüyorum.
اباك يدافع عن حقوق الناس و أنا أعتقد بأن هذا جنون درامي

Yani katili de kendini savunuyor olabilir.
ذلك يعني أنّ قاتله ربما كان يدافع عن نفسه.

Swann, kıskançlık sancılarındayken ve aniden kapı dinlemeye ve metresinin hizmetçilerine rüşvet vermeye başlamışken bu davranışlarını savunuyor da.
عندما يكون سوان في نوبات الغيرة، و فجأة أصبح ينتبه للأصوات في الممرات، و يعطي رشاو لخدام عشيقته، و هو يدافع عن هذه السلوكات.

Bu sözlerini hâlâ savunuyor musun?
ما زلتِ تؤيدين تلك الكلمات ؟