"saygımla" - Translation from Turkish to Arabic

• إحترامي
• الإحترام
• الاحترام
• احترام
• إحترام
• أحترامي
• باحترام
• احترامى
• إحترامى
• بإحترام
• أحترام
• احترامي الشديد
• الأحترام
• أحترامى
• مع احترامي

Yine de, tüm saygımla, nasıl ne istediğini biliyor musunuz?
مع هذا ، بكامل إحترامي كيف تعرف ما تريده ؟

Tüm saygımla söylüyorum, Koç. Ben öyle bir hamle yapmazdım.
مع كل الإحترام يا مدربي أنا لن أتحرك بهذه الطريقة

Ona güvenmiyorum. Bütün saygımla efendim, seçilmiş olan o değil mi?
مع كل هذا الاحترام المستحق ايها السيد أهو ليس المختار ؟

O hâlde bütün saygımla SGC'den ayrılmak zorunda olduğumu bildiriyorum.
انني هنا وبكل احترام ان ابلغكم انه لا بد لي وان اغادر مقر القياده

Tüm saygımla efendim, bekleyip bunun nasıl devam edeceğini görsek mi?
بكلّ إحترام يا سيدي، ألا يمكننا الإنتظار لرؤية كيف سيجري هذا؟

Tüm saygımla sayın yargıç, tabii bu dava jüri duruşmasına giderse.
مع كل أحترامي حضرة القاضي إن وصلت هذه القضية للمحاكمة

Senatör, beşinci maddeye dayanarak, yanıtlamayı tüm saygımla reddediyorum.
سيناتور،في أساس التعديل الخامس؟ أنا باحترام أمتنع عن الإجابة عن السؤال

Tüm saygımla söylüyorum... Tüm gün burada bu konuşmayı yapabilirsin.
مع كامل إحترامي ، بإمكانك أن توقف التبشير هنا والآن

Tüm saygımla efendim ben... bunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum.
مع كلّ إحترامي يا سيدي، لا أعتقد أنّ هذه فكرة جيّدة.

Tüm saygımla, Sayın Başkan, Bitirmeyi tercih ederim.
مع كامل إحترامي سيدي, الرئيس أريد إنهاء إفادتي.

Bütün saygımla, bu onun kararı, sizin değil.
مع كل الإحترام هذا القرارُ لها ولَيسَ لك

Tüm saygımla efendim, şu anki yönetimde Albay'a pek çok şey borçlu.
مع كل الإحترام , الإدارة الحالية تدين بالكثير للكولونيل

Tüm saygımla, başından beri çok hırslı bir plandı.
مع كل الإحترام الواجب ، إنها كانت دائماً خطة طموحة منذو البداية

Tüm saygımla söylüyorum, belki de onu gördüğüne inanmak istiyorsunuzdur.
مع كلّ الاحترام المستحق، ربّما أنت بحاجة لتصديق بأنّه رآها.

Tüm saygımla söylüyorum ki bizden istediğiniz şeyi anlayabileceğinizi sanmıyorum.
مع كل الاحترام لا أعتقد انك تفهم عن ماذا تسألنا

- Pekala, tüm saygımla Bay Chaplin arkanızı dönün ve bu ofisten defolun.
أن لدينا الكثير للعمل مع. حسنا، آه، مع كل الاحترام الواجب، السيد شابلن،

Tüm saygımla, en iyi başkan olacak kişiyi biliyorum.
سيداتي وسادتي بكل احترام أعتقد أني أعرف من سيكون مشرفاً جيداً

Aslında, efendim, tüm saygımla, tam olarak kendiniz gibi davranmıyorsunuz.
, حسناً ، سيدي ، بكل إحترام . أنت لا تتصرف مثل عادتك بالضبط

O gizli bir davaydı. Tüm saygımla efendim, baştaki dedektif bir aptaldı, az daha beni öldürüyordu.
ومع كامل أحترامي ،ولكن رئيس المحققين كان غبيا لقد اوشك أن يستبب بمقتلي

Senatör, tüm saygımla belirttiğim yasanın himayesine sığınıyorum.
سيناتور،أنا باحترام أحتج على ذكر الإمتيازات

Tüm saygımla efendim, fakat tek bir nükleer denizaltı birden çok dizel denizaltıyı yenebilir.
مع احترامى, سيدى, هجمة نووية واحدة تسطيع ايقافهم

- O haklı, Yüzbaşı. Gitmeliyiz. - Tüm saygımla,... ..hayır, efendim.
إنها على حق أيتها الكابتن يجب أن نرحل مع إحترامى

Efendim, tüm saygımla başka birinin... yönetmesini istiyorum bu...
سيادتكِ، أطلب بإحترام استبدال الشخص المسيطر على هذه

Tüm saygımla sizden yolculuğunuz sırasında çocuğuma bir şeyler öğretmenizi istiyorum.
أسئلك بكل أحترام أن تعلم ابني جميعكم مر برحلة طويلة

Bütün saygımla efendim, geçmişte insanlarımızı aylarca aradık.
مع احترامي الشديد كنا نمضي أشهراً بالماضي..

Güvenliğiniz için tüm saygımla söylüyorum ki Davy Crockett Alamo'da.
مع خالص الأحترام لسلامة فخامتكم دافى كروكيت موجود داخل الآلامو

Tüm saygımla, vasiyet tasdik edilene dek,
,مع أحترامى ، حتى يتم التصديق على الوصية

Tüm saygımla efendim,burada altı patlarlı saçma bir işten bahsetmiyoruz, tamam mı?
مع احترامي سيدي, نحن لا نتناقش بشأن.. جريمة عادية لإطلاق رصاص, أتفهم؟