- Senin seçeneklerin var kardeşim. - Senin de var. | Open Subtitles | ـ لديك خيارات يا أخي ـ وأنت أيضاً لديك خيارات |
- Daha erken... Hâlâ seçeneklerin var. | Open Subtitles | حسناً، الوقت لا يزال مبكراً لديك خيارات |
Hayır,hayır,hayır. Elbette seçeneklerin var. | Open Subtitles | لا, لا لديك خيارات |
pek fazla seçeneğim yokmuş gibi hissettim başka seçeneklerin var anti-hiperaktivite ilaçları... bunları denedik davranışsal terapiler. | Open Subtitles | لكن لم أكن أملك الكثير من الخيارات لديكِ خيارات أخرى . علاج مكافحة فرط النشاط |
Jo, başka seçeneklerin var. Aklıselim hiç kimse bu hayatı seçmez. | Open Subtitles | لديكِ خيارات يا (جو) لا يوجد عاقلاً سيختار هذه الحياة |
seçeneklerin var. | Open Subtitles | لكن أنت لديك خيارات |
En azından seçeneklerin var. | Open Subtitles | على الأقل لديك خيارات. |
Elinde seçeneklerin var. | Open Subtitles | لديك خيارات الآن |
- Frankie, seçeneklerin var. | Open Subtitles | - فرانكي, لديك خيارات . |
seçeneklerin var. | Open Subtitles | لديك خيارات |
seçeneklerin var, Milton. | Open Subtitles | (لديك خيارات عدة يا (ميلتون |
- seçeneklerin var. | Open Subtitles | لديك خيارات |
seçeneklerin var. | Open Subtitles | لديك خيارات . |
Ben sadece senden seçimlerin konusunda iyice düşünmeni istiyorum Claire, çünkü seçeneklerin var. | Open Subtitles | -حول خيارتكِ يا (كلير) ، لأنكِ لديكِ خيارات |
Andie, başka ne seçeneklerin var ki? | Open Subtitles | (آندي)، هل لديكِ خيارات أخرى ؟ |