"seçerler" - Translation from Turkish to Arabic

    • يختارون
        
    • يخترن
        
    • يفضلون
        
    • سيختارون
        
    • ويختارون
        
    • يختارونهم
        
    • يقومون بإختيار
        
    • الخيارات لكنهم عادة
        
    İnsanlar, en az çabayla en yüksek kazancı sağlayacakları yolları seçerler. Open Subtitles الناس يختارون الطريق الذي يوفر لهم أفضل النتائج بأقل مجهود
    Balıklar, eşlerini ilk olarak renk tonuna göre seçerler. Open Subtitles السمك يختارون اصدقائهم استناداً على تدرج الوانهم
    doktorlar her zaman hiçbir şey yapmamayı seçerler. Open Subtitles الأطباء يختارون أن لايفعلوا شئ طوال الوقت
    Koca mı, çocuklar mı dendiğinde hep kocayı seçerler. Open Subtitles تعرفين، "الإبنة أم الزوج؟" دائماً ما يخترن الزوج
    Seri katiller kurbanlarını kendi etnik gruplarından seçerler. Open Subtitles معظم القتله التسلسليين يفضلون ضحاياهم من نفس مجموعاتهم العرقيه
    Orada olmazsan, İtalyan'ı seçerler. Open Subtitles ، إذا لم تذهب . سيختارون الإيطالى
    bu ameliyatların küçük,sevimsiz bir gerçeği doktorlar hiçbir şey yapmamayı seçerler. Open Subtitles انه السر الصغير القذر عن الجراحة الأطباء يختارون أن لايفعلوا شئ طوال الوقت
    hastanın beyin ölümü gerçeklerştiğinde ya dayanacak ya da çok uzaklarda olacak... doktorlar hiçbir şey yapmamayı seçerler. Open Subtitles عندما يكون المريض ميت دماغياً أو سيعاني عواقب أو لم يعد هناك مايفعل الأطباء يختارون أن لايفعلوا شئ
    haklı sebeplerden dolayıihiçbir şey yapmamayı seçerler, Sam. Open Subtitles يختارون أن لايفعلوا شئ للأسباب الصحيحه سام
    Sevgi ile etli bir sardalya arasında seçim yapmaları gerekse her seferinde balığı seçerler. Open Subtitles أذا كان عليهم أن يختاروا بين الحُب وبين سمكة السردين الطرية سوف يختارون السمكة في كل مرة
    Grupları koruma sağlasa da yırtıcılar daima en kolay avı seçerler. Open Subtitles بالرغم أنَّ الصيد في مجموعات يعد آمناً، إلا أنَّ المفترسين يختارون الفريسة الأسهل دوماً
    Olasılıklar hep vardır, ama insanlar her zaman kötülüğü seçerler. Open Subtitles الناس لديهم إمكانيات أخرى ولكنهم دائمًا ما يختارون الشر.
    Onlara lider deriz, çünkü fedakârlık yapmayı seçerler ki birlikte olduğu insanlar güvende ve korunaklı olsun, o insanlar kazansın. Böyle yaptığımızda doğal tepki insanların da bizim için fedakârlık yapmaları olur. TED نسميهم قادة لأنهم يختارون أن يضحوا لكي ينعم موظفوهم بالأمان والحماية ولكي يستفيدوا، وحين نقوم بهذا، تكون النتيجة الطبيعية أن فريقنا سيضحي من أجلنا.
    Her zaman kabloları olan adamı seçerler. Open Subtitles دائماً يختارون الشخص المعلق بالأسلاك
    Arka planla aynı renk yazı seçerler. Open Subtitles يختارون النمط بنفس لون الخلفية
    Müşteriler kalacakları oteli seçerler. Biz onları seçmeyiz. Open Subtitles الضيوف يختارون الفندق وليس العكس
    Koca mı, çocuklar mı dendiğinde hep kocayı seçerler. Open Subtitles تعرفين، "الإبنة أم الزوج؟" دائماً ما يخترن الزوج
    Bazı insanlar, mesela ben, büyümeyi seçerler gerçeklerle yüzleşip evlenirler. Open Subtitles ..بعض الناس أمثالي يفضلون مواجهة الحقيقة و الزواج
    Ve ikimizden biri ve Serena Van Der Woodsen arasında bir şey olursa her zaman Serena'yı seçerler. Open Subtitles "ولو كان الاختيار بين إحدانا و"سيرينا سيختارون "سيرينا" كالعادة
    Bu iş için, su böceklerinin yumurtalarını seçerler. Open Subtitles ويختارون البيض الذي وضعته خنافس الماء.
    Bir sürü davada bulundum Her zaman eski polisleri seçerler Open Subtitles كنت في العديد من المحاكمات الشرطة السابقون يختارونهم
    5 yılda bir mafya patronları, seçim için bir araya gelir ve bu tören boyunca mafyayı yönetecek adamları seçerler. Open Subtitles " و أثناء هذه المراسم , سوف يقومون بإختيار الرجل الذي سيقود عصابة " ترايدز رؤوس التنين
    Düzenli öğrenciler, koruma fonu yapan eşler ve istediği seçimi yapabilen nesildaşların Tim Gunn'ın dersini seçerler ve Project Runway hakkında konuşmalarını dinlerler veya güzel muhabbet için renkli fotoğraf öncesi Sanat Tarihi dersini alabilirsin. Open Subtitles جميع الطلاب الدائمين , و الحاصلين على الدعم المالى وجيلك لدية العديد من الخيارات لكنهم عادة يذهبون الى حصص تيم جان و يسمعونة يتكلم عن مشروع الهروب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more