"seçiyorsun" - Translation from Turkish to Arabic

• تختار
• تختارين
• اخترت
• ستختار
• تنتقي
• إخترت
• أخترت
• اخترته
• اخترتي
• تختارها
• فضلت
• تختارني
• تختارون
• بإختيار
• هو من لحمك

Toplu cinayeti seçiyorsun ve söyleyeceğin hiçbir şey mazur gösteremez!
أنت تختار القتل الجماعي ولاشيء مما تقوله يجعل هذا حسن

Sadece yanında kimi götüreceğini seçmiyorsun aynı zamanda kimi geride bırakacağını seçiyorsun.
أنت لا تختار من سنأخذ فحسب ولكنك تختار من سنتركه خلفنا أيضًا

Sen ise hiç alâkan olmadığı hâlde bu işe karışmayı seçiyorsun.
وأنتِ تختارين أنْ يورطك، وهو ما لا يحدث بالفعل على الإطلاق.

Sen gidip, eşcinsel bir hayat seçiyorsun.
و نحن نراك تختارين هذه الحياة حياة الشواذ

Galiba deniz mahsullerini de kadınlarını seçtiğin gibi seçiyorsun.
أعتقد أنك اخترت المأكولات البحرية الخاصه بك، مثل اختيارك للنساء

Madem leopar olmayı seçiyorsun seni bir leopar gibi avlayacağım.
إذ ستختار أن تلعب دور النمر... . سوف أصطادك مِثل النمر

Söylesene, dürbününde küçük noktalar gibi dururken hedefini nasıl seçiyorsun?
كيف تنتقي ضحيّتكَ؟ متى ينتهي بهم المطاف مُحدقٌ فيهم خلال منظار بندقيّتكَ؟

En kötü yanı da kendi ineğini kendi seçiyorsun... ve gözlerinin önünde öldürüyorlar.
اسوأ شئ أنك تختار العجل الذي تريده ويذبحوه لك امامك

Her geçen gün daha güzel yerler seçiyorsun ölmek için!
أوه , عليّ أن أعطيها لك فأنت تختار أفضل الأماكن للموت في كل يوم

- Ve sen bu aile için ölmeyi seçiyorsun! - Hayır, ben yaşamı seçiyorum.
وأنت حقا تختار الموت لهذة العائلة لا، أنا أختار الحياة

Ve sana terfi teklif ettiğim günü mü seçiyorsun?
وأنت تختار اليوم الذى أعرض عليك فيه الترقية ؟

Her sene kendine bir intern seçiyorsun ve seçtiğin intern herkesten çok acı çekiyor.
, كل عام تختار شاباً , و كل عام شابك يعاني أكثر من زملائه

Üstelik çoğu normal olduğu halde sen gidip eşcinsel bir hayat seçiyorsun.
و نحن نراك تختارين هذه الحياة حياة الشواذ

Ama sen bir sivilin haklarını seçiyorsun.
وأنتِ تختارين الآن لعمل قضية حقوق مدنية من هذا الأمر

# Ben bunu hep yapıyordum Peki sen neden şimdi seçiyorsun?
كنت اقوم بذلك منذ القدم، فلماذا تختارين الآن؟

Oraya gidiyorsun ve istediğin adamı seçiyorsun.
عندما تذهبين إلى هناك وتشاهدين الرجال ومن ثم تختارين الرجل الذي تردين

- Yani hayatını mahvetmeyi seçiyorsun! - Sanırım, biliyorsun.
اذن أنت اخترت أن تدمر حياتك اعتقد بأنك ستعرف

Tüm Arquette ailesinden sen Rosanna'yı seçiyorsun.
من كل عائلة أركيت أخترتها هي اخترت روزانا

Pekâlâ, hangisini seçiyorsun? Kırmızı mı, gri mi?
حسناً ماذا ستختار الحمراء ام الرماديه؟

İstediğin kadını elde edebilirsin ama sen gidip seni istemeyen tek kadını seçiyorsun.
يمكنك أن تحظي بأي امرأة تريد ومن إخترت هي المرأة الوحيدة التي لا تريدك

Kendime saygım olmadığı için mi ölmeyi seçiyorsun?
أخترت الموت لأنكَ تعتقد بأني لا أملك أحترام الذات؟

Senin başına bir şey gelmiyor. Sen seçiyorsun.
لن يصيبك إلا ما اخترته

Ağzın da annesinin sütü olan miyop bir çocuğu mu seçiyorsun?
انتي اخترتي فتى قصير النظر مع حليب أمه على ذقنه

İstediğin kadını elde edebilme özelliğin var ama sen gidip tüm takım adalardaki seni istemeyen tek kadını seçiyorsun.
فقط لكي استوضح الامر يمكن ان تحظى بأي امرأة تريدها والمرأة التي تختارها هي المرأة الوحيدة في كامل اركابيلغو

Bizimle gelmektense kalıp bir bilgiayar programı üzerinde ineklemeyi mi seçiyorsun?
هل فضلت البقاء هنا مع المهووس بالكمبيوتر على القدوم معنا

Neden hep beni seçiyorsun, Peder? Sam'i al.
لماذا دائما تختارني, ياأبتاه خذ سام

Söz konusu senin veya başkasının canı olunca kendini seçiyorsun.
إن كانت المفاضلة بينكم وبين أحد غيركم، تختارون أنفسكم.

Bu şekilde onu ne kadar sevdiğini anlar ve Glee kulübündeki diğerleri de onların yerine bir kediyi seçiyorsun gibi hissetmezler.
بتلك الطريقة سوف يرى أنكِ تحبينه، وكل شخص آخر في نادي الغناء سيتوقف عن الشعور أنك قمت بإختيار قط عليهم.

Kardeşinin yerine Maxine'i mi seçiyorsun?
أنت تفضل (ماكسين) على من هو من لحمك ودمك؟