"seagate" - Translation from Turkish to Arabic

    • سيغيت
        
    Kimseyi Seagate'e göndermedim, öyle bir derdim de yok. Open Subtitles لم أرسل أحداً إلى سجن"سيغيت", فليست لدي تلك المشكلة.
    Bazı tutuklular, Seagate'te insanlara deney yapıldığını mı düşünüyor? Open Subtitles أيظن بعض السجناء أنهم يخضعون لتجارب في"سيغيت
    Seagate özel hapishane olduğu için hepiniz ortalıkta X-Files tarzı şeyler döndüğünü düşünüyorsunuz. Open Subtitles أعرف أنكم تفكرون لأن"سيغيت"ملكية خاصة, فإن ثمة أشياء غريبة تحدث في المكان.
    Seagate hakkında duyduğunuz onca hikayeyi düşünsenize. Open Subtitles فكروا في كل القصص التي سمعتموها عن"سيغيت".
    Burada tek sıkıntı, Seagate için çalışıyor olman. Open Subtitles المشكلة الوحيدة هي أنك تعلمين لدى"سيغيت".
    İlk gittiğimde, Seagate'te beraber hapis yatmıştık. Open Subtitles لقد سُجنت معه في سجن"سيغيت" عندمادخلتهناكلأولمرة.
    Seagate'te aklımı kaçırmamanın tek sebebi oydu. Open Subtitles كانت الأمر الوحيد الذي أبقاني متوازناً في"سيغيت".
    Willis bana suç yıkmasaydı Seagate'e gitmezdim. Open Subtitles لو لم يوقع بي"ويليس", لما ذهبت إلى"سيغيت".
    Seagate'te aklımı kaçırmamanın tek sebebi oydu. Open Subtitles كانت الأمر الوحيد الذي أبقاني متوازناً في"سيغيت".
    Willis bana suç yıkmasaydı Seagate'e gitmezdim. Open Subtitles لو لم يوقع بي"ويليس", لما ذهبت إلى"سيغيت".
    Harlem'e geldin, 90'ların sonunda Cottonmouth'la takıldın önce Spofford ve Sing Sing'de yattın sonra da Seagate'e terfi ettin. Open Subtitles جئت إلى"هارلم"ورافقت"كوتنماوث" في أواخر التسعينيات, وسُجنت في"سبوفورد"و"سينغ سينغ", ثم سُجنت في سجن"سيغيت"الخطر.
    Diamondback'in yerini söyle yoksa seni Seagate'teki gibi tepelerim. Open Subtitles أخبرني عن مكان"دايموندباك", وإلا حطمتك كما كنا نفعل في"سيغيت".
    Babalık'ın Berber Dükkanı'nı süpürmüş adam mı yoksa duyduğuma göre Seagate Hapishanesi'nden kaçmış eski polis Carl Lucas mı? Open Subtitles هل كان يكنس صالون حلاقة"بوب", أم أنه شرطي سابق تجول إلى مجرم, واسمه"كارل لوكاس", والذي سمعت أنه هرب من سجن"سيغيت
    Seagate'e gönderildiğimde bana da bir hata olduğumu söyledi. Open Subtitles عند إرسالي إلى"سيغيت", نعتني بالغلطة أيضاً.
    Yok, Seagate eğlence parkına bu ilk ziyaretinizse şöyle söyleyeyim kurallara uyduğunuz sürece sıkıntı yaşamazsınız. Open Subtitles لكن إن كانت هذه أول مرة تدخلون فيها سجن"سيغيت"الممتع, دعوني أقول... ما دمتم تلتزمون بالقواعد, ستكونون بخير.
    Özellikle de, Seagate'te olanları ifşa etmeye çalıştığın için. Open Subtitles خاصة أنك تحاول كشف ما يحدث في"سيغيت".
    Seagate'in sularından da sağ çıkan olmadı. Open Subtitles لم ينج أحد من مياه"سيغيت"أيضاً.
    Seagate olmasa güçlerim olmazdı. Open Subtitles من دون"سيغيت", ما كنت لأحصل على القوى.
    Seagate olmasa güçlerim olmazdı. Open Subtitles من دون"سيغيت", ما كنت لأحصل على القوى.
    Seagate Hapishanesi'nden yasadışı kaçtığın için tutuklusun. Open Subtitles أنت معتقل لهروبك من سجن"سيغيت".

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more