| Bir hakim, sanık John Roy'u övdü, ancak cesetle seks yaptığını duyunca sert çıkıştı. | Open Subtitles | القاضي المحلي مدح المتهم جون روي لكنه أصيب بالفزع لمعرفته أن روي مارس الجنس مع الجثة |
| Sizin kızla seks yaptığını itiraf etti ve avukat istiyor. | Open Subtitles | يقر بأنه مارس الجنس مع فتاتك ويطلب محامياً |
| Onun sadece 4 kadınla falan seks yaptığını biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | تعلمين أنّه لم يمارس الجنس سوى مع اربع من النساء, صحيح ؟ |
| O gece Alison Carpenter'la seks yaptığını biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف أنك قمت بالجنس مع " آليسون " تلك الليلة |
| Annenin bir narkotik polisiyle seks yaptığını duymak istememen hep dışarıda olmak için yeterli sebep. | Open Subtitles | أعتقد أن كون أمك تمارس الجنس مع مخبر سبب كاف للبقاء خارجاً طوال الليل |
| Bunların hiçbiri olmazdı eğer senin Mark'la seks yaptığını sanmasaydım? | Open Subtitles | كل هذا كلن لن يحدث إذا لم أفكر أنك تمارسين الجنس مع مارك ؟ |
| Öyleydi.. Ta ki erkek arkadaşımla seks yaptığını öğrenene kadar. | Open Subtitles | كان كذلك قبل اكتشافي أنكِ ضاجعتِ حبيبي |
| Bugünlerde ne kadar çok insanın vampirlerle seks yaptığını bilmiyor musun? | Open Subtitles | أتعلمين كم عدد البشر الذين يمارسون الجنس مع مصاصي الدماء هذه الأيام؟ |
| Söylemeni duymak istiyorum. Onunla seks yaptığını söyle. | Open Subtitles | اريد سماعك تقولينها قولي بأنك مارستِ الجنس معها |
| Üvey kardeşinle seks yaptığını. | Open Subtitles | أنك أقمت علاقة مع أخيك في التبني |
| Sevgili oda arkadaşım ve eski ciddi erkek arkadaşım en iyi arkadaşımla seks yaptığını söyledi. | Open Subtitles | رفيقي في السكن العزيز وصديقي السابق أخبرني أنه مارس الجنس مع صديقتي المقربة |
| İçlerinden biri, kız kardeşimle seks yaptığını anlattı. Yalan olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | "قال أحدهم بأنّه مارس الجنس مع أختي البارحة، والذي أعرف أنّها كانت كذبة" |
| Bak, Ben ve Carly'nin arabanın arka koltuğunda seks yaptığını biliyoruz. | Open Subtitles | أن (بين) مارس الجنس مع (كارلي) في المقعد الخلفي لتلك السيارة |
| Çocuğun korunmasız seks yaptığını ya da şırıngalarını paylaştığını mı sanıyorsun? | Open Subtitles | تظن هذا الطفل يمارس الجنس دون وقاية أو يشارك الحقن مع أحد؟ |
| Tahmin etmem gerekseydi, gizemli çiftin seks yaptığını söylerdim. | Open Subtitles | لو إضطررت إلى أن أخمّن، لقلت أن الثنائي الغامض كان يمارس الجنس |
| Onunla seks yaptığını gösteren kanıtlar var. | Open Subtitles | " لدينا أدلة تقول أنك قمت بالجنس معها سيد " رينولدز |
| Sizin, eski kız arkadaşınızın çükü olmayan biriyle seks yaptığını düşünmenin nasıl bir şey olduğu hakkında fikriniz var mı? | Open Subtitles | هل لديكم فكره عن شعوري عندما أفكر بأن صديقتي السابقه تمارس الجنس مع رجل بدون عضو؟ |
| Ben seks yaptığını, sen yapmadığını söylüyorsun. | Open Subtitles | أقول أنكِ تمارسين الجنس و أنتِ تقولين لا |
| Öyleydi.. Ta ki erkek arkadaşımla seks yaptığını öğrenene kadar. | Open Subtitles | كان كذلك قبل اكتشافي أنكِ ضاجعتِ حبيبي |
| Üniversitede kızların hep seks yaptığını diyorlardı. | Open Subtitles | لقد كانوا يقولون ذلك في الكُليّة ودائماً يمارسون الجنس |