| Çıkarken demişler ki: John Holmes'ün selamı var! | Open Subtitles | و شئ اخر اثناء خروجهم قالوا جون هولمز يرسل اليك تحياته |
| Hey, götoş. Michael Westen'ın selamı var. | Open Subtitles | أهلا أيها الحقير مايكل ويستن يرسل تحياته |
| Fransız pantalonuna Fransız selamı. | Open Subtitles | هذه تحية فرنسية لتدفقك الفرنسى ها ؟ لقد منحتنا الزيف الى حد ما الليلة الماضية |
| Bir iblis diğeriyle karşılaştığında genellikle bir baş selamı verip geçer. | Open Subtitles | عندما يتقابل شيطان مع آخر .. معظم الأوقات يقمون بإلقاء التحية |
| Babamın selamı var. | Open Subtitles | والدّي يبلغك سلامه. |
| Onu pek göremiyorum, çok fazla seyahat ediyor. Ayrıca, onun da selamı var. | Open Subtitles | من الصعب رؤيتها ، تسافر كثيراً ترسل تحياتها لك أيضاً |
| Kapatmam gerek. Evet, evet gayet iyi başa çıkıyor. selamı var. | Open Subtitles | علي أن أذهب، بلى، بلى، إنها بخير تسلم عليك. |
| Adnan Salif'in selamı var. | Open Subtitles | عدنان ساليف يبلغك تحياته ابقي هاتفك بجوارك يا هاريسون |
| Hymen. Evlilik tanrısının. selamı üzerinize olsun. | Open Subtitles | هايمن إله الزواج تحياته عليكِ |
| Ona babanın selamı var de. | Open Subtitles | اخبره ان والده يوصل تحياته |
| Şapşal Fransız pantolonuna Fransız selamı işte. Dün gece bizi bir güzel atlattın. | Open Subtitles | تحية فرنسية، لمظهرك الفرنسي لقد خدعتنا بالأمس |
| Tamam.Hadi şimdi büyük bir Coyote selamı verelim.... LeAnn Rimes'a. | Open Subtitles | موافقة دعونا نعطى تحية الذئاب ل ليانا ريمس |
| O zaman, kardeşlere Siyahi-güç selamı verebilirim. | Open Subtitles | ثم يمكنني أن أُعطي الأخوة تحية القوة للسود |
| Tek yapabildiğin, işinde yükseldikçe gelen selamı almak. | Open Subtitles | كل ما يمكنك القيام به هو القاء التحية و مسيرة ماضيك التى لا تنتهى |
| Kondüktörün trenden ayrılmadan önce verdiği selamı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكر التحية التي ألقاها قاطع التذاكر؟ عندما كنا في القطار؟ |
| Bu arada, müzik mağazasındaki elamanın selamı var. | Open Subtitles | بالمناسبة، الشاب من محل التسجيلات أرسل لك التحية. |
| - Matt'in selamı var. | Open Subtitles | - . مات يبلغك سلامه - |
| - Ailemin bol bol selamı var. - Teşekkür ederim. Yolculuğun nasıl geçti? | Open Subtitles | عائلتي ترسل تحياتها لك - شكراً، كيف كانت رحلتك؟ |
| Annemin selamı var. | Open Subtitles | لقد كانت والدتي تسلم علي |
| Geçen senenin bölge şampiyonuna, içten bir Buckeye eyaleti selamı verelim. | Open Subtitles | رجاءً ، قدموا ترحيباً حاراً بأبطال السنة الماضية |
| Judy Tokuda'nın selamı var dersiniz. | Open Subtitles | اخبريه ان جودى جكودا تلقى التحيه |
| Bu işin de bir tekniği var. Taşralı selamı gibi mesela. | Open Subtitles | ثمة أسلوب لذلك يشبه التلويح الريفي |
| - Dustin'in selamı var deyin. | Open Subtitles | -أخبره أن (داستن) يرسل تحيّاته |
| Annemin selamı var. Tamam görüşürüz. | Open Subtitles | أمي ترسل لك سلامها , حسنا , مع السلامة |