Bernabéu, Gavin Harris'i selamlamak için ayakta. İşini iyi yaptı. | Open Subtitles | البرنابو يرتفع كله لتحية هاريس بشغف لقد ادى ما عليه |
Kuzeybatı Pasifik yerlilerini selamlamak için giydim. | Open Subtitles | وإنما لتحية الأمريكيين الأصليين النبلاء لمنطقة شمال غرب المحيط الهادي. |
Gemilerini selamlamak için bekleyen bir filo var. | Open Subtitles | لدينا أسطول انتظار لتحية السفن الخاصة بك. |
Şimdi ise, zincire vurulmuş haldeyim, tıpkı halkım gibi ve başımı eğerek selamlamak zorundayım. | Open Subtitles | والآن أنا مقيّد، مثل شعبي، وعلي أن أحني رأسي |
Şimdi ise, zincire vurulmuş haldeyim, tıpkı halkım gibi ve başımı eğerek selamlamak zorundayım. | Open Subtitles | والآن أنا مقيّد، مثل شعبي، وعلي أن أحني رأسي |
Zamanı geldiğinde anal kancalarını açıp dünyayı selamlamak için dışarı çıkacaklar. | Open Subtitles | عندما يحين الوقت، ستفصل مشابكها الشرجية وتخرج لتحيي العالم. |
İçerideki hayranlarını selamlamak için gidiyor. | Open Subtitles | إنها متجهة لتحيي المعجبين هناك |
Onları ilk masaya koy, mezeler onun yanında insanları selamlamak için tek el kalıyor. | Open Subtitles | ضعهم على الطاولة الأولى ... وبعد ذلك المشيهات بجانب تلك وفرغ يدا واحدة لتحيي بها الناس |