"sen getirdin" - Translation from Turkish to Arabic

    • أنت جلبت
        
    • لقد جلبت
        
    • لك وانت أوصلت
        
    • كنت أحضر
        
    • أحضرتهم
        
    • أنتِ أحضرتِ
        
    • أنك جلبتها معك
        
    • أنت أحضرتني
        
    • لقد جلبتني
        
    • لماذا أحضرتها معنا
        
    • أنت من أحضرني
        
    • أنت من أحضره إلى
        
    • أنت من جاء
        
    • أنت أحضرته
        
    • أنتِ من أحضر
        
    O çocukları buraya sen getirdin. Kes şunu. Yeme onu. Open Subtitles أنت جلبت هؤلاء الأطفال إلى المنزل توقف,لا تـأكل هذا
    Bu insanları bir araya işaretlerle sen getirdin. Open Subtitles أنت جلبت كل هؤلاء الناس معاً ، أنت مع الاشارات تعلم
    - Ne? Bu aptal şeyi sen getirdin. Asayı sen kırdın. Open Subtitles لقد جلبت هذا الشيئ الغبي هنا، و حطمت الصولجان
    Golü Harvey'in atmasına izin vermen gerekebilir ama bunu sen buldun, sen hazırladın ve ceza sahasına kadar sen getirdin. Open Subtitles ربما أنت بحاجة إلى (هارفي) لوضع الكورة في الهدف ولكنّك صاحب الفكرة الفضل كلّه لك وانت أوصلت الكرة إلى الخط الحاسم ..
    Sen onlara yardım ediyorsun çünkü onları bana sen getirdin. Open Subtitles كنت أحضر له بالنسبة لي ل كنت تحاول مساعدتهم.
    Onları sen getirdin! Open Subtitles لقد أحضرتهم إلي هنا
    Kraliçe'nin adamlarını inimize sen getirdin. Open Subtitles أنتِ أحضرتِ رجال الملكة إلى وكرنا
    Neredeyse sen getirdin diyeceğim. Open Subtitles كما لو أنك جلبتها معك
    Beni buraya sen getirdin... Open Subtitles حسنا، أنت أحضرتني إلي هنا
    Polisi sen getirdin. Open Subtitles أنت جلبت الشرطة
    Bunu takıma sen getirdin. Open Subtitles أنت جلبت هذا للفريق
    Onları buraya sen getirdin. Open Subtitles أنت جلبت لهم هنا.
    Sen nasıl... Bu aptal şeyi sen getirdin. Asayı sen kırdın. Open Subtitles لقد جلبت هذا الشيئ الغريب هنا لقد كسرت الصولجان
    Deniz Kuvvetleri'ni kapıma sen getirdin. Bir de sana güvenmemi mi istiyorsun? Open Subtitles لقد جلبت القوات البحرية لعتبة منزلي وتطلب منّي أن أثق بك؟
    Golü Harvey'in atmasına izin vermen gerekebilir ama bunu sen buldun, sen hazırladın ve ceza sahasına kadar sen getirdin. Open Subtitles ربما أنت بحاجة إلى (هارفي) لوضع الكورة في الهدف ولكنّك صاحب الفكرة الفضل كلّه لك وانت أوصلت الكرة إلى الخط الحاسم ..
    Onu bana sen getirdin çünkü onlara yardım ediyorsun! Open Subtitles كنت أحضر له معي لأنك كانوا يحاولون مساعدتهم!
    Sen, Ood Sigma, onları buraya sen getirdin. Senden daha iyisini beklerdim. Open Subtitles (و أنتَ (أود سيغما أحضرتهم إلى هنا، لقد توقعت الأفضل منك
    Piper'ı buraya sen getirdin. Open Subtitles أنتِ أحضرتِ (بايبر) إلى هنا! ولماذا؟
    Neredeyse sen getirdin diyeceğim. Open Subtitles كما لو أنك جلبتها معك
    Beni buraya sen getirdin... Open Subtitles حسنا، أنت أحضرتني إلي هنا
    Beni bu dünyaya sen getirdin, o yüzden hayır! Open Subtitles حسناً , لقد جلبتني إلى هذا العالم لذا... لا
    Beni buraya sen getirdin. Open Subtitles أنت من أحضرني إلى هناّ وقدتني إلى هناّ
    Onu sen getirdin, seni bok parçası, ve bu bizim ilişkimiz açısından hiç iyi olması. Open Subtitles أنت من أحضره إلى هنا و هذا ليس جيداً هذا ليس جيد لعلاقتنا
    Bizi buraya sen getirdin. Bunun olacağını biliyordun. Open Subtitles أنت من جاء بنا إلى هنا كنت تعلم أن هذا سيحدث
    Sen söyle. Onu buraya sen getirdin. Open Subtitles قل لي أنت أنت أحضرته هنا
    - Bu hastayı bana sen getirdin. Open Subtitles ـ أنتِ حاصلة على نصف زمالة ـ أنتِ من أحضر هذه المريضة لي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more