"sen ve baban" - Translation from Turkish to Arabic

    • أنت ووالدك
        
    • أنت و والدك
        
    • أنتِ ووالدكِ
        
    • أنت وأباك
        
    • أنت وأبوك
        
    O gece Sen ve baban ölebilirdiniz sırf bir ejderhayı öldüremedim diye. Open Subtitles ‫كدت أنت ووالدك تموتان في تلك الليلة ‫لأنني لم أستطع قتل تنين
    Sen ve baban oraya o kadar sene emek vermişsiniz. Open Subtitles خاصة بعد أن قضيت أنت ووالدك سنوات كثيرة هناك
    Bu geceki maça fazladan biletlerim var tabii eğer Sen ve baban gelmek isterseniz? Open Subtitles لدىّ تذاكر إضافية لمباراة الليلة إذا كُنت أنت ووالدك تريدون الإنضمام إلىّ
    Sen ve baban birkaç yıl önce bana yardım etmiştiniz. Open Subtitles أنت و والدك قد قمتما بمساعدتي منذ عدة سنين ماضية
    Şunu söyleyeyim eğer Sen ve baban olmasaydınız herhalde hayatta kalamazdım. Open Subtitles دعني أخبرك شيئا لولاك أنت و والدك لربما ما كنت حيا
    Sen ve baban bana hiçbir şey söylemiyorsunuz! Kayak yapıyor musunuz? Open Subtitles أنتِ ووالدكِ لا تخبراني بشيء هل تزلجتِ ؟
    Sen ve baban ebedi aşıklar gibisiniz... tıpkı güneş ve ay gibi, sadece gün batımında buluşan... ama gözleri daima birbirlerinde kilitli. Open Subtitles أنت وأباك تشكلان الحب الخالد كالقمر والشمس اللذان لا يلتقيان إلا عند الغسق ولكن من ذا الذي يغلق عينيه دائما
    Seninle tanışmamış olsaydı bunlar başına gelir miydi sence? Ona içindeki karanlığı gösteren kişi sendin. Sen ve baban. Open Subtitles إنّك من أهديتِ قلبها للظلمة، أنت وأبوك.
    Burada sadece sen ve ben varız. Müdür yok, annen yok. Sadece Sen ve baban var. Open Subtitles لا يوجد سوانا هنا، أمك ليست هنا لا يوجد سواك أنت ووالدك
    Sen ve baban, bu belayı başınıza kendiniz sardınız. Open Subtitles أنت ووالدك جلبتم هذا على أنفسكم
    Sen ve baban bu konuda bir çok şey için hata yaptınız Nick. Open Subtitles أنت ووالدك أخطأتما في نقاط عديدة
    Sen ve baban yolumdaki engelsiniz. Open Subtitles أنت ووالدك كنتما عقبة تقف في طريقي
    Sen ve baban. Open Subtitles أوه. أنت ووالدك
    Artık tek varlığım Sen ve baban. Open Subtitles أنت ووالدك كل ما لدي
    Sen ve baban birkaç yıl önce bana yardım etmiştiniz. Open Subtitles أنت و والدك قد قمتما بمساعدتي منذ عدة سنين ماضية
    Şunu söyleyeyim eğer Sen ve baban olmasaydınız herhalde hayatta kalamazdım. Open Subtitles دعني أخبرك شيئا لولاك أنت و والدك لربما ما كنت حيا
    Sen ve baban bugün çok çalıştınız. Ortalık durulunca tekrar geleceğim. Open Subtitles أنت و والدك لديكما الكثير من العمل لإنجازه
    Bunu duyduğuma üzüldüm bu yüzden Sen ve baban çok yakın olmalısınız. Open Subtitles آسف لسماع ذلك ، إذا أنت و والدك متقاربان جدا
    Sen ve baban, biz Van der Woodsen'lar için harika şeyler yaptınız. Open Subtitles أنتِ ووالدكِ قمتما بأمور رائعة لعائلة (فان ديرودسون)
    Sen ve baban, aynı içsel zamanı paylaşıyorsunuz. Open Subtitles أنت وأباك أنتما تتشاركان بنفس الزمن الداخلي
    Seninle tanışmamış olsaydı bunlar başına gelir miydi sence? Ona içindeki karanlığı gösteren kişi sendin. Sen ve baban. Open Subtitles إنّك من أهديتِ قلبها للظلمة، أنت وأبوك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more