"seni bırakmak" - Translation from Turkish to Arabic

• أن أتركك
• ان اتركك
• أتخلى عنكِ
• أن أترككِ

Ben de Seni bırakmak istemiyorum ama burada kalmayı karşılayabilsem bile yeteri kadar ödeyen bir oyunculuk işini asla bulamam.
أنـا لـاـ أريد أن أتركك كذلك ، لكن حتي إن إستطعت البقاء هنا لن أجد أبداً مهنـة تدفع تكاليف إقامتي

Bunu söylemek acı veriyor ama Seni bırakmak zorundayım.
لكم يؤلمني أن اقول ذلك، و لكن عليَّ أن أتركك.

Seni bırakmak istediğimden emin değilim.
أنا لست متأكدا من أنني أريد أن أتركك

Senden ayrılmak istemiyorum John. Seni bırakmak istemiyorum.
انا لا اريد ان اتركك جون انا لا اريد ان اتركك

Seni bırakmak benim için çok zor.
.فمن الصعب عليّ أن أتخلى عنكِ هكذا

Ama biliyorsun, sonunda, Seni bırakmak zorunda kalacağım.
ولكن كما تعلمين في النهاية ، علي أن أترككِ

Seni bırakmak istemiyorum Thomas. Tekrar kaçak olmak istemiyorum.
"لا أريد أن أتركك يا " توماس لا أريد الهرب ثانية

- Seni bırakmak istemiyorum. - Bana güveniyor musun Tamara?
لا إريد أن أتركك هل تثقين بي تامارا؟

Seni bırakmak istemediğim için üzülüyorum.
أشعر بالحزن لأنني لا أريد أن أتركك.

- Ama Seni bırakmak istemiyorum. - Başka nasıl yapabileceğimizi bilmiyorum tatlım.
-ولكن لا أريد أن أتركك . - لا أعرف طريقة أخرى يا عزيزتى .

Okuluma dönüp Dilguo'yu teslim etmeliyim. Ama Seni bırakmak istemiyorum.
علي الذهاب إلى مدرستي وتقديم (لغوي) لكنني لا أريد أن أتركك

Hayır, lütfen. Seni bırakmak istemiyorum.
لا أرجوك لا أريد أن أتركك

Seni bırakmak istemiyorum ama geç kaldım ve okulda beni öldürecekler.
لا أريد أن أتركك و لكني تأخرت

Seni bırakmak istemiyorum ama gecikisrsem okulda öldürürler beni.
لا أريد أن أتركك ولكني تأخرت

Seni bırakmak istemiyorum.
لا أريد أن أتركك.

- Seni bırakmak istemiyorum.
-لا أود أن أتركك

Seni bırakmak... benim için çok zor.
من الصعب جداً علي... أن أتركك

Bu doğru değil. Seni bırakmak istemiyorum.
هذا غير دقيق لا اريد ان اتركك

- Seni bırakmak zorundayım. - Hayır, bu olmuyor.
يجب ان اتركك الان- كلا هذا لا يحدث-

Seni bırakmak benim için çok zor.
.فمن الصعب علىّ أن أتخلى عنكِ هكذا

Seni bırakmak istemiyorum ama onları bulmak zorundayım.
لا أريد أن أترككِ ولكن عليّ أن أجدهما.

Seni bırakmak istemedim.
لم أقصد أن أترككِ.