seni işe alabilecek tek yönetici orijinal House'u işe alan kişi. | Open Subtitles | والمدير الوحيد الذي سيقبل بتعيينك هو المدير الذي عيّن "هاوس الأصلي" |
En fazla sen aradın diye seni işe almayacak. | Open Subtitles | لن يقوم بتعيينك فقط لأنك أكثر من يتصل به |
Eminim seni işe alırken referanslarını bile kontrol etmedi. | Open Subtitles | أنا متأكد من أنه لم يتحقق من هويتكَ حين قام بتوظيفك |
Garip bir algı: seni işe aldım; Sana güvenmeliyim. | TED | مفهوم غريب . لقد وظفتك . و علي أن أثق بك. |
Ondan seni işe almasını ben istedim Margaret. Bunda bir nezaket yok. | Open Subtitles | أنا من جعلها توظفك الطيبة لا دخل لها |
seni işe almayı çok istiyor. Bu yüzden yoluna çıkamam. | Open Subtitles | إنه حقاً يريد توظيفك لذا من أنا لأقف بطريقك ؟ |
seni işe almalarını istiyorsan en azından Tanrı'ya inanıyor gibi yapmalısın. | Open Subtitles | يجب ان تظهر بأنك تؤمن بالاله اذا اردتهم ان يوظفوك |
Eğer sana kefil olduğumu ona söylersem ve seni işe alırsa, orada çalışır mısın? | Open Subtitles | ان كنت ساتوسط لك عنده هل تظن انك ستنجح لو انه وظفك ؟ |
Bundan sonra başka hangi kanal seni işe alır? | Open Subtitles | اى شبكة سوف تقوم بتعيينك بعد هذا؟ انا اسأل؟ |
Yani, tabii ki seni işe aldığımda çok çekici bulmuştum. | Open Subtitles | أعني بالطبع عندما قمت بتعيينك وجدتك جذاب للغاية |
Yani diyorsun ki seni işe almazsam daha çok suça bulaşacaksın. | Open Subtitles | لذا أنت تقول بأنه اذا لم أقم بتعيينك ف سوف ترتكب المزيد من الجرائم |
seni işe alarak o muhteşem hatayı yapan benim. | Open Subtitles | أنا من ارتكبت هذا الخطأ الباهر بتوظيفك أجل، بالضبط |
Ama seni işe alsam bile, bir yıl sonunda muhtemelen, sana daha fazlasını veremem. | Open Subtitles | ولكن حتى لو قمت بتوظيفك ولكن من المرجح، طالما أن السنة تنتهي لن أستطيع أن أعطيكِ أي شيئ أخر هل تمزح ؟ |
seni işe aldığıma inanamıyorum demek. | Open Subtitles | هذا يعني أنني لا أستطيع التصديق بأني وظفتك |
seni işe güzel görünmen için mi, aptalca sorular sorman için mi aldım? | Open Subtitles | ؟ الآن.. هل وظفتك للمعامله اللطيفه أو أن تسألي اسأله غبيه |
Ama, seni işe alma kararını bu saldırgan tavırlarını görmeden çok önce vermiştim. | Open Subtitles | لكني قررت توظيفك قبل أن أرى صورتك الجميلة |
seni işe almayacak şirket salaklardan kuruludur. | Open Subtitles | وسيكونون أغبياء إن لم يوظفوك. |
Roger seni işe alırken yeğeni olduğunu biliyor muydu? | Open Subtitles | هل كان يعلم روجر بانك ابنة اخيه عندما وظفك? |
seni işe aldığımda, unutulmaz anlar yaşayacağımı biliyordum. | Open Subtitles | عندما وظّفتك , كنت أعلم بأنه سيوجد الكثير من اللحظات ولا أستطيع الانتظار لأري ما التالي |
seni işe almadan önce hakkında bir çok telefon aldım. | Open Subtitles | وصلتني العديد من المكالمات عنكِ قبل أن أوظفكِ هنا |
Ve sen, kayırdığım kişi seni işe almamın tek sebebi ofiste bir bayanın iyi görüneceğini düşünmemdi. | Open Subtitles | وأنت السبب الوحيد الذي استأجرتك من أجله هو أنه يبدو شىء جيد أن تكون هناك امرأة في المكتب |
Hayaletleri gördüğün için mi seni işe aldım? | Open Subtitles | هل تقولين أني قمت بتعينكِ لأنكِ ترين الأشباح ؟ |