"seni serbest" - Translation from Turkish to Arabic

    • سراحك
        
    • أحررك
        
    • يحررك
        
    • بامكاني تحريرك
        
    • سأحررك
        
    Dünyaya geldiğimizde Seni serbest bırakacağım bu direk cennete gitmeni sağlayacak. Open Subtitles عندما نعود إلى الأرض سوف أطلق سراحك و سوف تعبر للسماء
    Habeas Corpus yasaları, onları Seni serbest bırakmaya zorlayacaktır. Open Subtitles جاهز غدا ، الدليل القانونى سيجبرهم على إطلاق سراحك
    Yetkililer oğlunla Hindistan'a dönmen şartıyla Seni serbest bırakacaklar. Open Subtitles ستطلق السلطات سراحك إذا وافقت على العودة إلى الهند بصحبة ابنك
    - Oldukça makul. Üzgünüm, delikanlı. Seni serbest bırakamam. Open Subtitles حسنا يا فتى، لا أستطيع أن أحررك وهو كذلك
    Üzgünüm Seni serbest olamaz. Ama isteyen şu anda sadece çok risklidir. Open Subtitles أعتذر أنني لا أستطيع أن أحررك لكن التمني فيه مخاطرة كبيرة
    Ölümün Seni serbest kılacağını mı sanıyorsun sevgili kardeşim? Open Subtitles إذاً أنت تظن أن بموتك سوف يحررك يا أخي العزيز ؟
    Peki,Seni serbest bırakamayacaksam benden ne istiyorsun? Open Subtitles حسنا. اذا لم يكن بامكاني تحريرك
    Seni serbest bırakmam için yalakalık yapıyorsun böylece kaçıp yeniden benim işimi baltalayabileceksin. Open Subtitles أنتِ تخفقين بشكل محرج لذلك سأحررك لذا بإمكانك الإندفاع وقتل الناس و تشويش عملياتي مرة أخرى
    Ben, Lenny sana bütün paranı aldıktan sonra Seni serbest bırakacağını mı söyledi? Open Subtitles بين.. هل قال لك ليني بأنه سيطلق سراحك بعد أن يأخذ اموالك؟
    Babamın bundan haberi yok. Seni serbest bırakıyorum; ama fazlasını bekleme. Open Subtitles أبى لا يعرف شيئا عن هذا سأطلق سراحك , ولكن لا استطيع فعل غير هذا
    Seni serbest bırakacağımı düşünüyorsun. Open Subtitles تعتقد أنك تستطيع أن تجعلني أطلق سراحك لا أعرف
    Seni serbest bırakmaktan başka seçeneğim yoktu Sophia. O yüzden bunu şefkat ya da güven olarak algılama. Open Subtitles لم يكن أمامي خيارٌ سوى إطلاقُ سراحك لذا لا تخلطي بين ذلك و بين الرّقة أو الثقة
    Birlikte olabileceğimizle ilgili tüm umutlarından Seni serbest bırakıyorum. Open Subtitles أطلق سراحك من كل الآمال بإننا سنكون معاً أطلق سراحك من كل الآمال بإننا سنكون معاً
    Edward! Fahişen geçen hafta doğum yapmış. Kraliçe Seni serbest bırakmaya karar verdi. Open Subtitles ادوارد بيسي عاهرتك ولدت الأسبوع الماضي الملكة قررت ان تطلق سراحك
    Seni serbest bıraktıklarında bir "Pardon" demişlerdir umarım. Open Subtitles أرجو أخبرني أنّ الشرطة إعتذرت عندما أطلقت سراحك.
    Birazdan Seni serbest bırakacağım, ama önce seninle konuşmak istiyorum. Open Subtitles سوف أحررك من هنا لكني أريد التحدث إليك أولاً
    Seni serbest çalışıyorum yıl geçirdim şeytan benim! Open Subtitles أنا الشرير الذي أمضيت ! عقود أحاول أن أحررك
    Seni serbest bırakacağıma söz verdim, biliyorum. Bırakacağım da. Open Subtitles أعلم، وقد وعدتك أن أحررك وسأفعل
    "Yaratıcın olarak Seni serbest bırakıyorum" diyorsun oluyor. Open Subtitles عليك فقط أن تقول "بصفتي صانعك، فأنا أحررك"، وينتهي الأمر.
    Bu yüzden Seni serbest bırakmaktan başka seçeneğim kalmıyor. Open Subtitles ليس لدي خيار سوى أن أحررك
    Nolan'ın bizi takip etmediğinden emin olduktan sonra Seni serbest bırakacağım. Open Subtitles مرة واحدة وأنا مقتنع لم يتبع نولان لنا، وسوف يحررك.
    Eğer Seni serbest bırakamayacaksam, Open Subtitles حسنا. اذا لم يكن بامكاني تحريرك
    Seni serbest bırakacağımı söyledim ve bırakacağım. Open Subtitles لفد قلت أني سأحررك وسأفعل متى ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more