Eğer IRS paranın kokusunu alırsa, beni, senin aleyhinde şahitlik ettirebilirler. | Open Subtitles | إن توصّلت وزارة الداخلية إليك سيجعلونني أشهد ضدّك |
Bak demedi deme, o listeyi yaparsan kasaba senin aleyhinde olacaktır. | Open Subtitles | أصغِ ، ما أريد قوله هو ، لو أنّك قمتَ بكتابة تلك القائمة فالبلدة ستنقلب ضدّك |
Kız, babanın desteğiyle senin aleyhinde ifade verdi. | Open Subtitles | اصدرت بيانا ضدّك لدعم أبّيك |
Her ne olursa olsun o bunu senin aleyhinde kullanacaktır. Bana ihtiyacın var. | Open Subtitles | على الرّغم من ذلك، سيستخدم ذلك ضدّكَ. |
Her ne olursa olsun o bunu senin aleyhinde kullanacaktır. | Open Subtitles | على الرّغم من ذلك، سيستخدم ذلك ضدّكَ. |
Her ne olursa olsun o bunu senin aleyhinde kullanacaktır. | Open Subtitles | على الرّغم من ذلك، سيستخدم ذلك ضدّكَ. |
Her şey senin aleyhinde Lilith, ve bu senin hatan değil. | Open Subtitles | حيكت خيوط اللعبة ضدّك يا (ليليث) وهذا ليس خطؤك |