İçinde taşıdığın larva Goa'uld senin efendin, şu an bile. | Open Subtitles | الجواؤلد الدودي الذي تحمله سيدك حتّى الآن |
Bir zamanlar senin efendin olmuştum, tekrar efendin olacağım. | Open Subtitles | تذكري هذا كنت سيدك مرة و سأكون سيدك مرةً أخرى |
Kanuna göre o senin efendin. - Bundan daha doğru bir şey yok. | Open Subtitles | إنه سيدك بموجب القانون لا شيء قد يكون على حق أكثر. |
Bir adama ittifak yemini edersen, o senin efendin olur! Yokluğunda, ancak korkaklar ona ihanet eder! | Open Subtitles | عندما تقسم بولائك لرجل فإنه يكون سيدك |
senin efendin adayı aldı, benimki de Dulcinea'sını. Ve ben de harika bir hanımla tanıştım. | Open Subtitles | سيدك نال جزيرته، و سيدي نال "دولسينيا"، و أنا نلتُ فرساً لديها شقة رائعة |
senin efendin bizi evine çağırdı. Hemen. | Open Subtitles | سيدك استدعانا إلى بيته على الفور |
senin efendin, Pindarus, ya kendindeki bir değişme, ya da adamlarının beceriksizliği yüzünden neredeyse beni pişman ettirip bunlar olmasaydı dedirtecek bana. | Open Subtitles | سيدك (بينداروس) إما أنه تغير أو بسبب سلوك بعض ضباطه.. أرجو أن يعطيني سبب مقنع لإنجاز وعدم إنجاز الأمور المرجوة.. |
Peki, kim ya da ne senin efendin? | Open Subtitles | و من أو ماذا هو سيدك ؟ العبد |
Şeytan senin efendin, Fez. | Open Subtitles | ستان سيدك يافيز |
Şeytan senin efendin, Fez. | Open Subtitles | ستان سيدك يافيز |
Artık senin efendin benim. | Open Subtitles | أنا سيدك الأن |
Dis, senin efendin değil! | Open Subtitles | ديس ليس سيدك |
Vincent senin efendin değil. Benim. | Open Subtitles | فينسنت) ليس سيدك) أنا سيدك .. |
senin efendin falan değilim! | Open Subtitles | لست سيدك! |
Ben senin efendin falan değilim! | Open Subtitles | لست سيدك! |
Doom senin efendin! | Open Subtitles | ! دووم هو سيدك |