Hannah Senin gibi bir arkadaşı olduğu için çok şanslıymış. | Open Subtitles | أعرف أن هانا كانت محظوظة جداً لحصولها على صديق مثلك |
Philip Senin gibi bir arkadaşı olduğu için çok şanslı. | Open Subtitles | فيليب كان محظوظ جدا أن يكون عنده صديق مثلك |
Bence Senin gibi bir arkadaşı olmalı. | Open Subtitles | أعتقد أنه يحتاج صديق مثلك. |
- Senin gibi bir arkadaşı olması onun suçu. | Open Subtitles | ومن خطأه ل وجود صديق مثلك. |
- Senin gibi bir arkadaşı hak etmiyorum | Open Subtitles | أنا لا أستحق صديق مثلك |
T.J.'in Senin gibi bir arkadaşı yok. | Open Subtitles | أن (تي-جي) ليس لديه صديق مثلك |