Galiba Dedektif Campbell senin için çok şey ifade ediyormuş. | Open Subtitles | يبدو أن المحقق كامبل كان يعني الكثير لكِ |
Bu adam senin için çok şey mi ifade ediyor? | Open Subtitles | هل يعني هذا الرجل الكثير لكِ ؟ |
senin için çok şey ifade ediyor, değil mi? | Open Subtitles | هو بهذه الكثرة يعني لك ؟ |
senin için çok şey ifade ediyor, değil mi? | Open Subtitles | هو بهذه الكثرة يعني لك ؟ إن (ويليام) عالمي |
babam senin için çok şey yaptı. | Open Subtitles | أبي فعل الكثير من أجلك |
Arkadaşların senin için çok şey yaptı. | Open Subtitles | أصدقائك فعلوا الكثير من أجلك |
Ama ne kadar iyi olduğunu... ve bunun senin için çok şey ifade ettiğini biliyorum. | Open Subtitles | ولكن أعرف كم أنتي بارعة وأعرف بأن ذلك يعني الكثير لك |
Biz de senin için çok şey yaptık. | Open Subtitles | . . لقد فعلنا الكثير لكِ |
Yani benim için bir arkadaşa yardım etmek senin için çok şey ifade edebilir ama benim için herşey demek. | Open Subtitles | وأتساءل عما اذا كان لي هدف لذا بالنسبة لي أن أكون قادرة على فعل هذا لصديقتي ربما يعني الكثير لك... |
senin için çok şey yaparım, Charlie, hepiniz için. | Open Subtitles | يمكننى ان أفعل الكثير لك و لهم جميعا |