Seninle bu konuyu konuşmak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لست بصدد الحديث حول هذا معك. أمك أصابتك بالعمى. |
Dünden beri Seninle bu ceza alanında tıkılıp kaldım. | Open Subtitles | إنّي عالق في صندوق العقوبة هذا معك منذ الأمس |
Seninle bu bahse girmeyi beklemiyordum, Donny. | Open Subtitles | أنا لم أكن أتطلع في الدخول في هذا معك يا "داني" |
Seninle bu yollardan geçmemek için bebeği evlatlık veriyorum. | Open Subtitles | أنا سوف أعطيهم الطفل لذا لا يجب أن افعل ذلك معك |
- Seninle bu haldeyken konuşamam. Seni göremiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أتحدث إليكِ بهذه الطريقة , لا أستطيع أن أراكِ |
Seninle bu tartışmaya girmek istemedim ama bana danışmadın. | Open Subtitles | الأشياء هذه كل بيع حقك من يكن لم ولكن معك بهذا الدخول أُرد لم أنا الآن، إستشارتي بدون |
İnsanların Seninle bu şekilde konuşmasına izin veremezsin. | Open Subtitles | لايمكنك ترك الناس يتحدثون معك بهذه الطريقة التركيز كان على قدمك طوال الوقت |
Seninle bu konuda anlaşmalıyım. | Open Subtitles | أنا يجب أن أحل هذا معك. |
Yani bu işler... Seninle bu konuda konuşmayacağım. | Open Subtitles | ... هذا هو كيف لن أتحدث عن هذا معك |
Oppa Seninle bu yapılmıyor. | Open Subtitles | عندما أرى نفسي أفعل هذا معك |
- Seninle bu konuyu konuşmayacağım. | Open Subtitles | انا لن اتحدث بخصوص هذا معك |
Seninle bu konuyu konuşmayacağım. | Open Subtitles | لن أفعل هذا معك |
- Seninle bu konuyu konuşmayacağım. | Open Subtitles | .انا لن أتحدث في هذا معك |
Seninle bu konuşmayı tekrar yapmayacağım. | Open Subtitles | أنا لن أناقش هذا معك ثانية |
Seninle bu deliliğe alet olmak isteyen bir erkek bulmada iyi şanslar. | Open Subtitles | حسناً, حظ طيب في إيجاد الرجل الذي, يريد عمل ذلك معك. |
Adamım, Seninle bu konuyu konuşmayacağım. | Open Subtitles | انا لا اتحدث فى ذلك معك |
Seninle bu konu hakkında konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | حسناً، عليّ مناقشة ذلك معك |
Seninle bu şekilde konuşamaz. | Open Subtitles | ماذا تفعل؟ لا يمكنّه التحدّث إليكِ بهذه الطريقة. |
Afedersin, Scottie. Bu çok sert oldu. Seninle bu şekilde konuşmaya hakkı yoktu. | Open Subtitles | انا أسف "سكوتى" , كان ذلك قاسياً ليس من حقة التحدث معك بهذا الشكل |
Ben de Seninle bu konuda konuşmak istiyordum. | Open Subtitles | أردت التحدث معك بهذا الشأن ...أظنني قد أحتاج المزيد من |
Seninle bu şekilde konuşmuyorum ve sen de konuşmazsan... memnun olurum. | Open Subtitles | أنا لا أتكلم معك بهذه الطريقة و سأكون شاكرا إذا ... إذا لم تتكلم معي بهذه الطريقة |