| Kolumbo, Seninle konuşmak istedim, bir başkasıyla değil. | Open Subtitles | " كولومبو " أردت التحدث معك وليس لأحد آخر |
| Doğru, evet. Aa, ben bunun hakında Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | صحيح، أجل، أردت التحدث معك بشأن ذلك. |
| Seninle konuşmak istedim. Dün akşam için özür dilerim. | Open Subtitles | مرحباً, أنا أردت أن أتحدث إليك, أنا متأسفة جداً حيال الليلة الماضية |
| Geldiğine memnun oldum. Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | أوه، يسرني أنك هنا أردت التحدث إليك |
| Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | أردت التحدث إليكِ. |
| Ama, dinle Sue, Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | ولكن، اه، الاستماع، سو، أردت أن أتحدث إليكم. |
| Seninle konuşmak istedim, çünkü bebek bir aya kadar doğacak ve burada doğmasını isteyeceğini ummuştum, böylece, bilirsin işte bu işi beraber götürmek için. | Open Subtitles | اسمع ، أردت الحديث معك لإنّي سألد هذا الطفل خلال هذا الشهر و كنت أأمل أنك تريدني أن ألده هنا تعلم ، لأجل أن نمر بهذا سويةً |
| Havaalanına doğru gidiyorum. Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | أنا في طريقي إلى المطار ولكنني أريد التحدث إليك |
| Gözlerden ırak bir yerde Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | أردت التحدث معك بعيداً عن الآذان |
| Dinle Amy, Seninle konuşmak istedim... | Open Subtitles | أنصتى لى ، أردت التحدث معك بشأن ... |
| Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | أردت التحدث معك |
| Ben de yapımcı olduğum için, Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | بصفتي صانع أفلام ، أردت أن أتحدث إليك |
| Bir süre uzak kaldım senden. Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | لقد ابتعدت قليلاً أردت أن أتحدث إليك |
| İşte bu yüzden Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | مرةً أخرى لهذا أردت التحدث إليك |
| Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | أردت التحدث إليكِ. |
| - Hayır, ilk Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | لا، أردت أن أتحدث إليكم أولا. جيد. |
| - Tamam. Annem evde. - Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | حسنا ، ان امي في المنزل - أردت الحديث معك - |
| Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | أريد التحدث إليك. |
| Seninle konuşmak istedim... ama benden kaçtığını anlıyorum. | Open Subtitles | لقد أردت أن أتحدث معك ولكن من الواضح أنك تتجنيننى |
| Yok. Bu yüzden Seninle konuşmak istedim. Adın tanık listesindeydi. | Open Subtitles | لا شيء، لهذا أردت الكلام معك يا (كلارك)، اسمك كان على قائمة الشهود |
| Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | اردت التحدث اليك |
| Bu kasedi savcıya verme kararımı belirlemeden önce Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | قبل ان اتخذ قرارى حول اعطاء هذا الشريط الى المدعى العام اردت التحدث معك |
| Çünkü bu sabah Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | بسبب أنني أردت التحدث معكِ هذا الصباح |
| - Henüz bir şey demedim. - Önce Seninle konuşmak istedim. | Open Subtitles | لم اقل شيئا بعد اردت ان اتحدث اليك اولاً |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 