| Seninle takılmayı seviyor işte, suç mu bu? | Open Subtitles | ومالذي سنفعله الأسبوع القادم إذاً إنها تحب التسكع معك |
| Seninle takılmayı bekliyordum. | Open Subtitles | كنت أتطلع إلى التسكع معك |
| Seninle takılmayı özlüyorum. | Open Subtitles | ان افتقد التسكع معك |
| Seninle takılmayı ne kadar da özlemişim bilemezsin. | Open Subtitles | لقد نسيت كم كان الخروج معك ممتعاً. |
| Bak Sam, Seninle takılmayı falan seviyorum... | Open Subtitles | اسمع يا سام، أحب الخروج معك وما إلى ذلك |
| Gerçekten sadece Seninle takılmayı özlüyorum demek istedim. | Open Subtitles | أنا أقصد أنني أشتاق للتسكع معك |
| - Eskiden Seninle takılmayı severdim. | Open Subtitles | إذاً جرّب التكبيل تعرف، كنت أحب قضاء الوقت معك |
| Seninle takılmayı seviyorum, Will. | Open Subtitles | اننى احب التسكع معك , ويل |
| Kim neden Seninle takılmayı bıraktı? | Open Subtitles | لم توقفت كيم عن التسكع معك ؟ |
| Earl Seninle takılmayı seviyor. | Open Subtitles | إيرل ) يحب التسكع معك ) |
| Seninle takılmayı gerçekten özlemiştim. | Open Subtitles | كم أفتقد الخروج معك |
| - Billy, Seninle takılmayı çok isterdim ama Angel Grove Şerif Departmanı her gece bana eşlik ediyor zaten. | Open Subtitles | -حسنًا يا (بيلي)، أود الخروج معك حقًا لكن لدي موعد كل ليلة في قسم مأمور بلدة "اينجل غروف" |
| Seninle takılmayı da seviyorum. | Open Subtitles | أحب الخروج معك |
| Ben Seninle takılmayı seviyorum. | Open Subtitles | أود الخروج معك |
| Seni seviyorum. Yani şey, Seninle takılmayı. | Open Subtitles | حسنا, احبك اعني احب قضاء الوقت معك |
| Şu anki durumun "Seninle takılmayı seviyorum" | Open Subtitles | "الآن أنت في مرحلة "أنا أحب قضاء الوقت معك |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 