"sentlik" - Translation from Turkish to Arabic

    • سنت
        
    • سنتات
        
    • سنتاً
        
    • سنتا
        
    • قروش
        
    The Portrait of Dorian Gray'in, 25 sentlik yeni bir... Open Subtitles ما رأيك بإعادة طباعة نسخة الـ 25 سنت من كتاب
    75 sentlik karides kokteylin katkısını da unutmamak gerekir. Open Subtitles كوكتيل الروبيان ذو 75 سنت لم يساعد أيضاً
    Bu da demek oluyor ki, gece ilerledikçe 99 sentlik margarita ve yanında bedava gelen jello shot ile daha güzel görünmeye başlayacağız. Open Subtitles مما يعني, مع تطور الليلة سنبدوا أفضل في المجاملة مع مارغيريتا الـ99 سنت و جرعات الجيلو 2 لـ 1
    On sente bir somun ekmek alamazsınız. Somunlar 15 sentlik. Open Subtitles لا يمكنك شراء رغيف خبز بعشرة سنتات يوجد لدينا ذو الخمسة عشر سنتاً فقط
    On sente bir somun ekmek alamazsınız. Somunlar 15 sentlik. Open Subtitles لا يمكنك شراء رغيف خبز بعشرة سنتات يوجد لدينا ذو الخمسة عشر سنتاً فقط
    Çünkü senin sadece beş sentlik bir kafaya sahip olduğuna dair bir düşüncem var. Open Subtitles فأنا لدى فكرة سديدة عن دماغك الذى لا يساوى سنتا
    Bir karar vermemiz lazım yoksa 50 sentlik benzin almamız gerekecek. Open Subtitles حسنا، يجب أن نقرر أو سنحتاج لتفويل ما قيمته 5 قروش من البنزين
    Arama 25 sentlik ek ücretle 1 tuşuna basıldıktan sonra aktif olacaktır. Open Subtitles و يمكننا إيصالك بمبلغ إضافي هو 25 سنت و ذلك بضغط الرقم واحد
    Artı, ilk beş anlaşmadan sonunda on sentlik bir ilave yapabilirsiniz. Open Subtitles زائدًا، يمكنك إضافة 10 سنت على النهاية لأول خمس صفقات.
    Ve burada 20 sentlik bir kahvaltı ediyorsun zeki, becerikli ve görünmezsin. Open Subtitles - وها أنت هنا مع فطور بـ 20 سنت موهوبة,قادرة وغير مرئية
    - Üzgünüm ama koca bir sepet 25 sentlik elektronikle gitmenize... Open Subtitles أنا آسفة, لا استطيع ان اسمح لك بالمغادرة مع عربة مليئة بأجهزة إلكترونية بقيمة 25 سنت
    10 sentlik biramız ve bir çanta dolusu bozukluğumuz var. Open Subtitles ومشروب بـ10 سنت للكأس وحقيبة مليئة بالعملة
    17 sentlik şeker almış oldun. Open Subtitles حسنا، أشعر أنّك أخذت حلوى بقيمة 17 سنت. قال أنه لم يرمي عليك البيض.
    Şimdi gidip Toby'e bir sonraki alışverişi için 30 sentlik indirim kartı yazmam gerek. Open Subtitles والآن يجب أن أذهب وأعطي توبي تخفيض 30 سنت على مشترياته القادمة
    Yanına beş sentlik ilaçlardan da verdiler. Open Subtitles سويّة مع البعض من البخاخات ذو الـ5 سنتات
    - Hayır efendim. Biz 10 sentlik istiyoruz. Open Subtitles -لا يا سيدي ، نحن سنشترى بقيمة عشرة سنتات
    Biz 10 sentlik istiyoruz. Open Subtitles -لا يا سيدي ، نحن سنشترى بقيمة عشرة سنتات
    Üç saat önce, elinde tuttuğun şey soda şişesi ve 25 sentlik paket kağıdıydı. Open Subtitles قبل ثلاث ساعات، لقد كانت تلك قارورة 2 لتر من الصودا و 25 سنتاً تكلفة اوراق الديكور
    72'de haftada on sentlik zammını kendine saklamanı. Open Subtitles ذلك 10 سنتا في الأسبوع تثير لك جيوبهم لنفسك مرة أخرى في '72.
    Bu beş sentlik oyuncak oyun olsun diye dağıtılmadı. Open Subtitles هذه اللعبة ذو ال 5 قروش التي وزعناها عليكم ...لم نوزعها عليكم لنضحكم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more