Biz işin heyecanına kendini kaptırmış olan bir risk sermayesi şirketiyiz. | Open Subtitles | نحن شركة رأس المال المخاطر الذي حصل للتو قليلا من الشوائب. |
Bu yerel bir şekilde oluşturulan girişim sermayesi değil mi? | TED | هذا هو رأس المال الناشئ محليًا، أليس كذلك؟ |
Ama bu inovasyona yatırım yapması için tasarlanan finansal sistemler olan risk sermayesi son 20-30 yılda gelişmedi. | TED | لكن النظام المالي المخصص لتمويل ذلك الابتكار، رأس المال المُجازف، لم يتطور خلال الأعوام الـ20 إلى الـ30 الماضية. |
- ...risk sermayesi paraları sokaklarda diye beyninizi mi yıkadı? | Open Subtitles | ملأ رؤوسكم برؤى ان اموال شركات التمويل تسيل في الشوارع؟ |
Dünyanın başka neresinde bir adam hiç sermayesi olmadan dolar milyarderine dönüşebilir? | Open Subtitles | هل هنالك مكان آخر يمكن لشخص بلا رأس مال يصبح مليونير ؟ |
Risk sermayesi, bir milyar doların üzerinde satılabilen az sayıdaki şirkete büyük meblağlarda para döksün diye tasarlandı. | TED | صُمّم رأس المال المُجازف لصبّ مبالغ مالية ضخمة لعدد قليل من الشركات التي يمكن أن تتجاوز قيمتها المليار دولار. |
Kursun bize nasıl risk sermayesi toplayacağımızı öğretmesi gerekiyordu. | TED | كانت الغاية من الحدث تعليمنا طرق زيادة رأس المال المُجازف. |
Uçağının hisselerinin bir kısmını bir risk sermayesi şirketine sattı. | Open Subtitles | باع مصلحة في طائرته لمشروع شركة رأس المال. |
Bunun nedeni şirket açmaya sermayesi olmaması. | Open Subtitles | هذا بسبب أنه يتطلب رأس المال لتأسيس شركة تجارية. |
Girişim sermayesi fonları da benim için artık rüya. | Open Subtitles | ولا يُمكنني إغفال زيادة صناديق رأس المال. |
Özellikle moda sektöründe bilmek gerekir ki, insan sermayesi bu mucize formülün bir parçasıdır. | Open Subtitles | علينا أن نعترف، لا سيما في قطاع الأزياء، أن رأس المال البشري هو جزء من هذه الصيغة معجزة. |
İnsan sermayesi olmaksızın ucuz emek, ucuz el emeği olamaz, | Open Subtitles | دون رأس المال البشري، وليس العمالة الرخيصة، ومن ناحية الإناث اليد العاملة الرخيصة، |
Kalan yarının yarısının sermayesi yoktu. | Open Subtitles | نصف النصف الأخر لا يمتلك رأس المال الكافي، |
Okulun sermayesi olmadığı için ücretsiz sürüş dersleri bile verdi. | Open Subtitles | قام بتدريس إد السائق مجاناً لأن المنطقة التعليمية لم يكن لديها التمويل |
Milletin baş edemeyeceği kadar risk sermayesi paraları uçuşuyor etrafta. | Open Subtitles | انه عظيم , هناك المزيد من اموال التمويل في الأرجاء اكثر من الحاجة ليعرف اي احد كيف يتصرف بها |
Adamın son yaptığı risk sermayesi 400 milyon dolar değerindeydi. | Open Subtitles | أخر رأس مال مجازف للرجل كان يقدر بأربعمائة مليون دولار |
Bu daha ziyade içine çekilen ve sevgi tanrısı adına ya da cazibe sermayesi adına kurban edilen şeydir. | TED | بل ما يتم ابتلاعه والتضحية به بإسم إله الحب أو بإسم رأس مال الإغواء |
- Eiger Littlefield Risk sermayesi'nden. | Open Subtitles | بشركة ايجر ويتلفيلد فينشر كابيتال. |
Hepsini sıradışı bir hızda kaybediyorduk, rakamsal olarak, iki ila dört trilyon dolar değerinde doğa sermayesi kaybı | TED | نحن نخسره بمعدل استثنائي -- في الحقيقه, بمعدل يتراوح بين اثنين الى اربع تريليون من الدولارات من رأس المال الطبيعي |
İlaç finansmanı ve risk sermayesi konusunda uzman yüzlerce kişi ile görüştük | TED | تحدثنا إلى مئات الخبراء في مجال تمويل الأدوية ورأس المال الاستثماري. |
Halka açık ve işletme sermayesi için devlete tabi olan bir şirket olarak kamuoyunun güvenini tekrar kazanmak bu kurulun görevidir. | Open Subtitles | كشركة مملوكة للقطاع العام رأس مالها التشغيلي يعتمد على الحكومة. فإنه يتعين على هذا المجلس إستعادة ثقة الجمهور. |
Bir risk sermayesi şeyi de bize aynı, b.k gibi para verdi. | Open Subtitles | بَعْض شيءِ رأسمالِ المُغامر فقط أعطاَنا، مثل، حمل عقبِ مالِ التأسيس. |