"sesle konuş" - Translation from Turkish to Arabic

• صوتك
• صوتكِ
• تحدث بصوت
• تكلم بصوت
• تحدثي بصوت
• التحدث بصوت

Bu kulağım biraz sağırdır. Bir dahaki sefere daha yüksek sesle konuş.
عزيزتي، هذه الأذن صماء إرفعي صوتك قليلا في المرة القادمة

Yüksek sesle konuş, Anne, çünkü seni duyamıyorum.
ماذا؟ ارفعي صوتك أمي لاني لا أَستطيعُ سَمْاعك

Yüksek sesle konuş, evlat. Biliyorsun, yaşlı bir adamım.
ارفع صوتك ، يا بني أنا رجل عجوز ، كما تعرف

Yüksek sesle konuş canım. Aron amca duyamıyor.
ارفعي صوتكِ عزيزتي العم آرون لا يستطيع السماع

- Ben Kris, burayı biz kiraladık... - Anlamıyorum, yüksek sesle konuş.
أنا كريس ، لقد استأجرنا هذا أنا لا أفهم ، تحدث بصوت أعلى

Benim için, "Daha yüksek sesle konuş. Bağır.
: لأنه من المستحيل أن قول لأحد "تكلم بصوت أعلى"

Seni duyamıyorum dostum, biraz daha yüksek sesle konuş.
لا أستطيعُ سماعكَ يا فتى. عليكَ رفعُ صوتك.

Alçak sesle konuş, en azından ses tonunu değiştir.
ـ تركه في منزلي ـ أخفض صوتك أو على الأقل غيّر نبرتك في الكلام

Yüksek sesle konuş evlat. Çekinecek bir şey yok.
. إرفع صوتك يا بنى . لا يوجد ما تخشاه

- Yüksek sesle konuş. Seni duyamıyorum.
لقد مات أيها الملازم - أرفع صوتك, لا أستطيع سماعك -

Merhaba, yüksek sesle konuş. Prova yapan bir grubum var.
مرحباَ ، ارفعي صوتك لدي فرقة تتدرب

Alçak sesle konuş. Birlikte eve döneceğiz.
إبقي صوتك منخفض سنأخذك إلى البيت

- Ne dedin? Yüksek sesle konuş. Seni duyamıyorum.
ارفع صوتك أسمعتك تقول مع من نعبث؟

Koda, lütfen alçak sesle konuş. Bu hiç güvenli değil.
كودا، رجاء أخفض صوتك انه ليس آمن

Yüksek sesle konuş. Lütfen bırak gideyim, Sahip.
ــ ارفع صوتك ــ أرجوكِ أفلتيني يا سيدتي

Dışarıda Rem'le konuşurken etrafında kimsenin olmamasına dikkat et ve kısık sesle konuş.
وعندما تتحدثين لـ "ريمو", تذكري أن تخفضي صوتك.

Lütfen beni utandırma. Alçak sesle konuş, olur mu?
رجاءاً, لا تحرجيني, اخفظي صوتك, اتفقنا؟

Biraz daha yüksek sesle konuş Herkül. Pek fazla anlayamadım.
تحدث بصوت أعلى يا (هرقل) لم أسمع هذا جيداً.

- Seninle yalnız konuşalım. - Yüksek sesle konuş. Lafı geveleme.
ــ لنتكلم على إنفراد ــ تكلم بصوت عالى

Bu kapının ses geçirmez olduğunu sanmıyorum, yüksek sesle konuş.
أشك أن هذا الباب يعزل الصوت لذا تحدثي بصوت عالٍ

Üzgünüm, yüksek sesle konuş. Seni duyamıyorum.
أنا آسف، عليك التحدث بصوت أعلى، لا يمكنني سماعك