"sessizlik içinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • في صمت
        
    • في الصمت
        
    • بصمت
        
    Ayrıca, Radha'nın ahali ne der diye sessizlik içinde acı çekmesi reva mı? Open Subtitles إضافةً إلى هذا، هَلْ يَجِبُ أَنْ نَتْركَ رادها تعاني في صمت لخوفِ المجتمعِ؟
    Videoyu tam bir sessizlik içinde çektim çünkü sadece kafamdaki müziği duyuyordum ve bir gün ortaya çıkacak olan koroyu hayal ediyorum. TED و كان في صمت تام حين صورته لاني كنت فقط اسمع الموسيقى في رأسي متخيلا الجوقة التي ستتكون يوم من الايام
    Rahibeler, günün kalanını sessizlik içinde geçirelim. Open Subtitles أيها الأخوات,يجب علينا قضاء باقي اليوم في صمت.
    Harika, ardindan evleniriz, onunla hiç konusamam ve hayatimizin sonuna kadar sessizlik içinde yasariz. Open Subtitles رائع، ثم سنتزوج و لن أكون قادرا على الحديث معها و سنمضي بقية حياتنا في الصمت الكلي
    Bu arada, eğer bunu tamamıyla sessizlik içinde yaparlarsa çok daha iyi ve çok daha hızlı yapıyorlar. TED وبالمناسبة، إذا قاموا بذلك بصمت مطبق فإنهم يفعلون ذلك بشكل أفضل وأسرع أيضًا.
    - Hayır, tüm öğleden sonra boyunca utangaç bir sessizlik içinde oturduk burada. Open Subtitles كلا، فنحن نجلس في صمت محرج طوال الظهيرة.
    sessizlik içinde yüz yıl boyunca saklanmak birini delirtmeye yeter. Open Subtitles الاختباء لمئات السنين في صمت كفيلٌبإصابةأي شخصٍبالجنون..
    Sen burada sessizlik içinde acılara katlanıp, morarmış bileğinle otur ben hayalperest takılmaya devam edeceğim. Open Subtitles اجلس أنت هنا في صمت مع جيشك من الأصابع المتورمة السوداء وأنا سأقضي الوقت مع الحالمين
    İlk 14 yılını sessizlik içinde geçiriyor kitapların dünyasında kayboluyor diller öğreniyor. Open Subtitles امضى اول 14 عاما في صمت يضيع في العالم عبر الكتب
    Maçın geri kalanını sessizlik içinde izlememizde ısrar ediyorum. Hastanenin çocuk bölümünde bunu yapardık hep. Open Subtitles أنا أصر بأن نراقب بقية اللعبة في صمت مطلق. كنا نفعل هذا في مستشفى الاطفال
    Pekala, önümüzdeki 24 saati, seninle tatsız bir sessizlik içinde geçirmeyi pek tercih etmem o halde neden hiç sevişmemiş gibi davranmıyoruz? Open Subtitles أفضل عدم إمضاء ال24 ساعة القادمة في صمت غير مريح معكِ لذلك لماذا لا نتظاهر أننا لم نمارس الجنس أبداً؟
    Tuhaf bir sessizlik içinde oturmaktansa bunu konuşmamız gerek diye düşünüyorum. Open Subtitles مازلت أظن أن علينا مناقشتها بدلًا من الجلوس هنا في صمت محرج.
    Bana dokunmaya başladı ve ben de çıldırdım sonra bütün gece tamamen sessizlik içinde yan yana yattık. Open Subtitles وبعدها استلقينا فقط بجانب بعضنا البعض في صمت تام لبقية الليل
    kısa bir meditasyon yapacağız ve tamamen sessizlik içinde vasıfsız işler yaparak sığınağımızı bulacağız. Open Subtitles ومن ثم سيكون لدينا تأمل قصير ومن ثم سنجد ملاذاً في أشتراك مهام وضيعة كل ذلك في صمت تام
    Basmakalıp müfredatlar; öğrencilerden heykel gibi hareketsiz oturmalarını ya da mutlak sessizlik içinde çalışmalarını talep eden okul kuralları... Bu ortamlarda çocukların bireysel öğrenme ihtiyaçları, ilgi ve uzmanlıkları genelde gözardı ediliyor. TED أنماط المناهج وسياسات المدارس التي تتطلب من الطلّاب الجلوس دون حراك أو العمل في صمت مطبق، هذه البيئات غالبا ما تستبعد احتياجات التعلم الفردية، واهتمامات وخبرات الأطفال.
    sessizlik içinde çığlık atmaktan vazgeçmeliyiz. TED نحتاج أن نتوقف عن المعاناة في صمت.
    Boş zamanımı biraz sessizlik içinde geçirmek istemiştim. Open Subtitles أنا فقط أردت أن أقضي فترة فراغي في صمت
    Aksi takdirde, sessizlik içinde izlemeni tavsiye ederim. Open Subtitles إذا لم يكن كذلك، أنصح مشاهدة في صمت.
    sessizlik içinde tutmasını sanki onu korurmuşcasına. Open Subtitles يحتجزه في الصمت يهتم بأمره
    sessizlik içinde tutmasını . sanki onu korurmuşcasına. Open Subtitles يحتجزه في الصمت يهتم بأمره
    Bale Kulübü'nde eğer yan yana düşersek bu hafta arabesk ve pike hareketlerini sessizlik içinde yap. Open Subtitles اذا انتهى بنا المطاف بجانب بعضنا البعض في نادي الباليه هذا الأسبوع فقط افعلي زخرفتك بصمت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more