"sevdiği için" - Translation from Turkish to Arabic

    • لأنه يحب
        
    • لحبها
        
    • لأنها تحبك
        
    • لانه يحب
        
    • لأنة
        
    • لأنه يحبني
        
    • لأنه يحبك
        
    • بسبب حبه
        
    Savaştan dolayı değildi! Hangi tanrı bir oğlu babasını sevdiği için cezalandırabilir? Open Subtitles -عقابي لم يكن بسبب المعركه اي اله يعاقي ابن لأنه يحب ابيه.
    Yani, tilki avlamayı sevdiği için o lakabı almıştı. Open Subtitles ما أقصده هو أنه قد حصل على كنيته تلك لأنه يحب صيد الثعالب
    Ve ona para vermediği zaman, Sarah... anneme, bizden çok köpeği sevdiği için kızardı. Open Subtitles وعندما لم تعطها شيئاً، أصيب (سارة) بالغضب من أمي لحبها للكلب أكثر منا
    Olmak istiyor ama senin yüzünden seni sevdiği için olamıyor. Open Subtitles لقد أردات ذلك ولكنها لم تستطيع بسببك، لأنها تحبك.
    Kurbanlarını öldürmeden önce onlarla saatlerce oynamayı sevdiği için ona Örümcek diyorlar. Open Subtitles انه يطلقون عليه العنكبوت لانه يحب ان يتلاعب بضحاياه لساعات قبل ان يقتلهم
    Hala Isabella'yı sevdiği için ona yardım etmek Paolo'nun fikri. Open Subtitles انها فكرة باولو ليساعد ايزابيلا لأنة مازال يحبها
    Ama beni sevdiği için yapmıştı. Open Subtitles لكنه فعل ذلك لأنه يحبني كثيراً
    Annesini çok sevdiği için getirdi ama bağlamaya vakti olmadı, değil mi? Open Subtitles لأنه يحب أمه فقط لم يجد الفرصة لإثبات حبه
    İnsan, tiyatroyu sevdiği için oyuncu olur. Open Subtitles المرء يصبح ممثلاً لأنه يحب المسرح
    Oğlumu sevdiği ve onun da onu sevdiği için mutluyum. Open Subtitles أنا سعيد لأنه يحب ابني، وأن ابني يحبّه
    Beni sevdiği için onu canlı canlı yaktı. Open Subtitles ... حرقها حية لحبها لي
    Ama istediğim şeyi yapacak cesaretim olmadığı için kendimden kendimden nefret ederken beni sevdiği için Sharon'dan ve tüm bu çarpık, kısır döngü duygulardan nefret ediyordum. Open Subtitles ولكني كرهت نفسي لأنه لم تكن لدي الشجاعة لأقوم بما أريده وكرهت (شارون) لحبها لي عندما كنت أكره نفسي وكل تلك المشاعر الملتوية
    Ama istediğim şeyi yapacak cesaretim olmadığı için kendimden kendimden nefret ederken beni sevdiği için Sharon'dan ve tüm bu çarpık, kısır döngü duygulardan nefret ediyordum. Open Subtitles لكني كرهت نفسي لعدم أمتلاكي الجراءة لفعل ما كنت أريده وكرهت (شارون) لحبها إليّ عندما كرهت نفسي، وكل تلك المشاعر الباردة والمزيفة.
    Bunu seni sevdiği için yaptı. Open Subtitles فعلت هذا لأنها تحبك
    Adriana sadece sana, seni sevdiği için yardım etmek istedi. Open Subtitles و (أدريانا) تريد فقط تقديم المساعدة لك، لأنها تحبك
    Metresini sevdiği için onu işinden mi edeceksin? Open Subtitles .... لا تخبرنى انك حرمتهم من العمل فقط لانه يحب عشيقتك؟
    Açelyalarını sevdiği için? Open Subtitles هل لانه يحب زرعه ؟
    Bence seni çok sevdiği için kıskanıyor ve endişeleniyor. Open Subtitles لأنة يحبك كثيراً ,و يغار عليك ,و يشعر بالقلق
    Bay Rand maaş günü gelince beni sevdiği için para vermiyor. Open Subtitles السيد " راندل " يعطيني أموالي ليس لأنه يحبني
    Seni sevdiği için üzerine titriyor. Biliyorsun değil mi? Open Subtitles إنه يمرح معك، لأنه يحبك أنت تعلم ذلك صحيح؟
    Eşime onu sevdiği için ona tecavüz ettiğini söyledi. Open Subtitles لقد قال بأنه هاجمها فقط بسبب حبه لها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more