| Tamam belki çok az da olsa içtenlikle süzüyorum onu ama bu şefkat dolu bir sevgiden kaynaklanıyor. | Open Subtitles | ربما القليل من العاطفة حين أنظر إليها, لأنّي أفضّل أن يكون الحبّ رقيقًا. |
| Büyük ihtimal, kocanızın... sadece sevgiden tatmin olmayan bir tarafı vardı. | Open Subtitles | على الأرجح ، كان هناك جزء عند زوجكِ لم يكن أبداً راضياً عن الحبّ وحده |
| "Duyarsız,ruhsuz kadın sevgiden nasibini almamış, ev kedisi kılığında yırtıcı bir hayvan." | Open Subtitles | أنتِ امرأةٌ بلا إحساسٍ ولا روح عاجزةٌ عن الحبّ حيوانٌ يرتدي ثياب هرّةٍ منزليّة |
| Bugün ülkemizde aktif siyaset yapan insanların çoğu kendisinin sevgiden, karşısında olanların nefretten yola çıktığına inanıyor. | TED | أغلبية الأشخاص اليوم من الناشطين سياسيا في بلادنا يعتقدون بأنهم يتحركون بدافع الحب بينما دافع الجهة الأخرى هو الكره. |
| Bu nefretten dolayı olabilir. Bu sevgiden dolayı olabilir. | Open Subtitles | يمكن أن يكون بدافع الكراهية أو بدافع الحب |
| Bu kadar kuşkucu olma, kızım hep sevgiden bunlar. | Open Subtitles | لا تكوني متشائمة با فتاة ؟ أنه من دافع الحب. |
| Nefretle sevgiden daha kolay başedilebilir, özellikle de hayalkırıklıgına ugramış bir sevgiyse. | Open Subtitles | يسهل التعامل مع الكره أكثر بكثير من الحب خصوصاً الحب المخيب للآمال |
| Kalbinde sevgiden çok nefret olması. | Open Subtitles | أن يكون الحقد و الغل في قلبك أكثر من المحبة |
| Herkes sevgiden bahsediyor, çok güzel kelimeler kullanıyor, harika şeyler söylüyor... | Open Subtitles | الكلّ قال الكثير من عبارات الحبّ والكلمات الجميلة والأشياءالمدهشةو.. |
| Hayır, ben bir taraftayım, sevgiden, sarılmaktan ve duygulardan nefret eden sen diğer tarafta. | Open Subtitles | ،لا، هاكِ طريقتي التي أن عليها و هاكِ أنتِ التي تكرهين الحبّ و العِناق و الأحاسيس |
| Bu kadar acı ve zalimliğin arkasında sevgiden başka ne olabilir? | Open Subtitles | ماذا غير الحبّ قد يلهم هكذا إيلام ووحشيّة؟ |
| Çalışmalarında, yaptığın sporda, ilişkilerinde hep sevgiden yana ol. | Open Subtitles | في دراستك، في تمارينك، في علاقاتك اتّجه صوب "الحبّ". |
| Bu, sevgiden çok daha öte bir şeydi. | Open Subtitles | أنا أقول أنه أكثر حتى من الحبّ |
| O sevgiden çok intikam istiyordu. | Open Subtitles | أرادت الانتقام أكثر ممّا أرادت الحبّ |
| Ve yapabileceğim tek açıklama, geçen dört gündür duyduğum bazı şeylerle ilgili olarak, aslında bunların bir tür sevgiden kaynağını aldığı olur. | TED | والتفسير الذي رأيت عن ذلك الامر من الامور التي استمعت لها في الايام الاربعة الماضية هو نفسه .. ذلك العمل الذي يصدر عن النفس بدافع الحب |
| Öğrencilere sevgiden mi hocalık ediyorum sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تظن بأني أدرس الطلاب بدافع الحب |
| Çünkü bizde sevgiden yaptık bunu. | Open Subtitles | لأن مافعلناه، فعلناه بدافع الحب أيضا. |
| - Ne yapıyorsak, sevgiden yapıyoruz. | Open Subtitles | ما نفعله، نفعله بدافع الحب أجل |
| Bu kadar kuşkucu olma, kızım hep sevgiden bunlar. | Open Subtitles | لا تكوني متشائمة با فتاة ؟ أنه من دافع الحب. |
| Eğer bir ruhumuz var ise paylaştığımız sevgiden oluşmuştur. | Open Subtitles | ,لو أن لدينا أرواح مصنوعة من الحب الذي نتشاركه |