"sevgisini" - Translation from Turkish to Arabic

    • حب
        
    • حبه
        
    • حبها
        
    • حبّ
        
    • محبة
        
    • بحب
        
    • بمحبة
        
    • محبته
        
    • حبّها
        
    • بحبه
        
    • بحبها
        
    • حبهم
        
    • حبّه
        
    • حُب
        
    • محبّة
        
    Babacığının sevgini kazan. 3 deyince. 1, 2, 3, babacığının sevgisini kazan. Open Subtitles نل حب والدك عند العد لثلاثة واحد، اثنان، ثلاثة، نل حب والدك
    Tanrı sevgisini yayarak, bu zavallı cahil halkı cehennemden kurtarmamız gerekiyordu. Open Subtitles لإنقاذ الإنسانية من الإدانة .لجلب حب الإله لهؤلاء الناس الجهلاءِ المساكين
    Onunla ilgilenir ve ona o şeyden alarak bana sevgisini arttırırım. Open Subtitles و بإهتمامي به و شرائي له الأشياء حبه لي سوف يزداد
    Bu uzun hayatım boyunca annemin sevgisini neden hak edemediğimi düşündüm. Open Subtitles كنت أتسائل طوال حياتي عما فعلته لأستحق أمًا رفضت إظهار حبها
    Gökyüzü Ruhlarının sevgisini geri kazanmama yardım ettiğiniz için... o sevginin birazını buraya yayacağım! Open Subtitles لأنك ساعدتني لكى أعود حبّ روح السماء، أنا سأنشر الآن البعض من ذلك الحبّ هنا.
    Eğer bu adamı tutmak kızımın sevgisini bana geri kazandıracaksa o zaman ben de öyle yaparım. Open Subtitles حسنا ، اذا كان تعيين هذا الرجل قد يعيد لي محبة ابنتي مره اخرى سأفعلها
    Bu yüzden, kaptanının kitap sevgisini paylaşan nazik bir Protestan hanımın evine gittiğiyle ilgili hikayelerin pek eğlenceli olmayacağını da anlarsın. Open Subtitles لذا بوسعك التخمين أنها متعة، بأن تحكي قصص عن قبطانك عندما يعود للمنزل، ليظل مع امرأة بروتستانتية جميلة تشاركه حب الكُتب
    Hatta kocası olarak görebileceği herhangi bir erkeğin sevgisini kabul etmiyor. Open Subtitles أو تقبل حب أى رجل يمكنها التفكير به كزوج لها
    En kötüsü oldu bile. Yarından itibaren, babamın sevgisini tekrar kazanacağım. Open Subtitles ألاسوء أنهتى ومر بدءً من الغد سأبدء فى محاولة كسب حب أبى
    Kaç tane beyzbol oyuncusu sahaya her çıkışında babalarının sevgisini kaybetmekten korkarak büyür? Open Subtitles كم من لاعبي كرة البيسبول قد كبروا وهم يخافون ان يخسروا حب ابائهم في كل مرة يصبحوا اهشاء اكثر؟
    Bu, kızının sevgisini kazanmaya çalışan ebeveyn için fırsat gibi görünüyor! Open Subtitles تبدو تلك كمهمة لأب يريد استعادة حب ابنته
    Ama onun üretme sevgisini miras aldım, fakat artık o kadar da bulunan bir şey değil. TED لكني ورثت حبه للصناعة، إلا أنها غير موجودة لتلك الدرجة الآن.
    Başka bir insanın, Tanrının çocuklarının canlarını alarak Tanrıya sevgisini gösterme kararı aldığını öğrenince sadece şaşkınlıktan gözlerimiz açılıyor. TED بالكاد تفاجأ أحدنا اليوم عندما علم بأن شخص أخر قرر أن يظهر حبه للرب بسلب حياة أولاد الرب.
    Ama hastanın temel sorunu kocasının sevgisini kabul etmeyi başaramaması. Open Subtitles لكن مشكلة المريضة الأساسية هى عدم تمكنها الكامل لكى تتقبل حبه
    Bu süreç boyunca o, kendine olan sevgisini ve kendi değerini yeniden keşfetti. TED وخلال هذه العملية، اكتشفت مجدداً حبها لنفسها وقيمتها الذاتية.
    Aşırı ihtiyatlı olmuş olmasından dolayı Penelope'nin sevgisini kaybettiğini anladığında ise artık çok geçti. Open Subtitles عوليس أدرك متاخراً أنه سيفقد حبها له بسبب حذره المفرط
    Burası ailemizin en yeni üyesine.. ..sana olan sevgisini gösterdiği yer. Open Subtitles ألا إنّه حبّ وُلد لجوار حبّنا لك، لمّا صرتَ أحدث عضو في أسرتنا.
    Neden bilmiyorum ama insanların sevgisini bir türlü kazanamıyorum. Onlara seçim veriyorum. Open Subtitles لا أعلم ما السبب, لكني لا أستطيع جذب محبة الناس,
    Peki, bu nefret dolu aptalların sevgisini kazanmak için vakit geldi. Open Subtitles حسناً, حان وقت الفوز بحب هؤلاء البلهاء البغضاء
    Şunlara bak--Hepsi oğullarının sevgisini giyinmişler'. Open Subtitles أنظروا إليهن هناك يتفاخرن بمحبة أولادهن لهن.
    Tanrı bu ateşli, öldürücü kayayı bize sevgisini göstermek içi gönderdi. Open Subtitles أرسل الرب هذه الكرة الملتهبة المدمرة ليبين لنا محبته
    Tüm sevgisini 10 yıla sığdırmış gibi hissettim. Open Subtitles شَعرتُ كما لو أنَّها، أغدقت على كُلّ حبّها في 10 سَنَواتِ
    Hele baban için. Onu o kadar çok seviyordu ki; ...ona olan sevgisini kıyaslamandan korktu. Open Subtitles لقد أحبها كثيراً , خاف أن تـُقارن حبه لك بحبه لها
    Heyhat, onun müşfik sevgisini nasıl kazanacağımı bilemiyorum zira beni bir eski eser gibi görmesinden korkuyorum. Open Subtitles لكني لا أعرف كيف أفوز بحبها لخشيتي أن أبدو بعينيها كأثر من الماضي
    Orada bir gölün üzerinde kayıp giderken, benimle aynı rüzgara bakıp, sevgisini gönderen birisi vardır diye düşünürüm. Open Subtitles أتخيل وجود شخص ما يطفو على سطح بحيرة يتأمل نفس الغيوم يرسلون حبهم لي أيضاً
    - Onların sevgisini pastırmayla kazanıyorsun. Open Subtitles أنتِ تعلمين أنكِ تشترين حبّه بـ لحم الخنزير المقدد.
    Beni umursadığına, ve sonunda babamın sevgisini kazandığıma inanmak istedim. Open Subtitles أردت تصديق أنك حقاً تهتم لأمري وأنني أخيراً حصلت على حُب أبي
    Babasının sevgisini bekleyen mavi elbiseli... küçük bir kız hatırlıyorum. Open Subtitles فأنا مثلاً أتذكّر فتاةً صغيرة بفستانٍ أزرق تريد محبّة والدها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more