"sevilmeyen" - Translation from Turkish to Arabic

    • محبوب
        
    • محبوبة
        
    • مكروه
        
    • مرغوب
        
    • تحظى بشعبية
        
    • بمعاقرة
        
    Soğuk hücremde otururken, kendimi çaresiz hissettim, sevilmeyen ve terk edilmiş. TED أثناء مكوثي في زنزاتي الباردة، شعرت بالعجز، وبأنني غير محبوب ومهجور.
    Ve benim onun kadar zavallı ve sevilmeyen biri olmamı istiyor. Open Subtitles ويائسه , ومسممه والتي تريدني ان اكون بائسا وغير محبوب ..
    Onu sevilmeyen bir gizli hükümet ajanı yaptı Open Subtitles مما جعلها غير محبوبة ومرغوب فيها بالوكاله
    Yine önemsenmeyen sevilmeyen,yalnız bir kız olacaksın. Open Subtitles ستعودين فتاةً صغيرة مهمّشة، وحيدة وغير محبوبة
    Tarihte sevilmeyen biri. Bunun olmasını istemeyiz, değil mi? Open Subtitles مكروه من الناحية التاريخية ، ونحنُ لانريد أن يحدث هذا ، أليس كذلك؟
    Biz, sevilmeyen kişileriz. Yaralanmış, sakatlanmış ama özel park yeri avantajından yararlanamamış. Open Subtitles نحن الغير مرغوب فينا، نمشي بجراحنا، معاقين بأفضلية لكي نجد مكانٌ للوقوف
    Çürümüş, sevilmeyen kokulu beleşçi bir kokarca. Open Subtitles ظربان حقير ،ليس محبوب, نتن الرائحة ويعيش على حساب الأخرين.
    Ebeveynliğe uygun olmayan. Ve Tanrı tarafından sevilmeyen. Open Subtitles غير صالح لتكونَ والداً وغير محبوب من الله
    İlk tanıştığımızda sadece sevilmeyen ve sevmeyen biri değildim. Open Subtitles حين التقينـا لم أكن فقط غير محبوب و غير مُحِبٍّ
    Başından itibaren, kendisini ekip içinde sevilmeyen biri haline getirdi. Open Subtitles بمجرد البداية، جعل نفسه" "... غير محبوب من بقية زملاؤه
    Aynı zamanda en sevilmeyen Başkan'ın yanında sizi de suçlu duruma düşürür. Open Subtitles لا يجعلك رئيساً غير محبوب وحسب، بل يجعلك مداناً...
    sevilmeyen yaratıklarız ikimiz de karanlık köşelerden çıkmışız. Open Subtitles .. مخلوقات غير محبوبة كلانا زحفنا خارج الظلام
    Bu yüzden bazen sevilmeyen biri olabilirim. Open Subtitles وأحياناً هذا يجعلني غير محبوبة
    sevilmeyen bi fahişeyim. Open Subtitles أنا ساقطة غير محبوبة خربت المخيم
    Zoe, hala oldukça sevilmeyen birisin. Open Subtitles زوي، أنت ما زِلت غير محبوبة جداً
    Bence ne sevilmeyen biri olduğunu anlamamışsın. Open Subtitles لا اعتقد انك تعلم كم انت مكروه.
    Kara Kale'deki en sevilmeyen adamla arkadas olmak nasil bir his? Open Subtitles ما شعورك بأن تكون صديقاً لأكثر رجل مكروه في (كاسل بلاك)؟
    Babam Mısır'da sevilmeyen birisidir. Open Subtitles أبي رجل مكروه في (مصر).
    Sınıf arkadaşlarına oranla, karşı cins tarafından ne kadar sevilmeyen bir insan olduğunu bilmek, güzel olmaz mı? Open Subtitles ليس بالأمر الجيد أن تعلم كم أنت غير مرغوب به بالضبط عند الجنس الآخر مقارنة مع زملائك في الدراسة؟
    Bu sevilmeyen bir şey mi? Open Subtitles هل هو أمر غير مرغوب القيام به؟
    Seçim yılında, bu kadar sevilmeyen bir hükümetin başında kim olacak? Open Subtitles الذي سيقود هذا لا تحظى بشعبية الحكومة في عام الانتخابات؟
    Tamam, kendimi savunmam gerekirse her 22 Nisan Richard Nixon'nın ölümüne sarhoş olarak ve pek sevilmeyen kararlar alarak saygı gösteririm. Open Subtitles دفاعاً عنّي، كلّ 22 أبريل، أحيي ذكرى موت (نيكسن) بمعاقرة الخمر وباتخاذ قرارات غير صائبة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more