"sevmezler" - Translation from Turkish to Arabic

    • يحبون
        
    • لايحبون
        
    • يكرهون
        
    • يحبّون
        
    • لا يحب
        
    • لا يَحْبّونَ
        
    • لا يحبوا
        
    Öğrendiğime göre insanlar kötü haberleri yüz yüze söylemeyi sevmezler. Open Subtitles لقد تعلمت بأن الناس لا يحبون, نقل الأخبار السيئة شخصياً.
    Bu insanlar daha çok küresel yönetim isteyenlerdir, ulus devletleri sevmezler, sınırları sevmezler. TED وهؤلاء الناس الذين يرغبون في حكومة دولية، لا يحبون الدول القومية، ولا يحبون الحدود.
    20,000 dolarlık stereoları olan insanlar yeni müziği sevmezler. TED الناس الذين يقتنون استريوهات بقيمة 20،000 دولار لا يحبون الموسيقى الجديدة.
    Birbirlerini hiç sevmezler, bana inan. Bruno'lar seni ölü istiyor. Open Subtitles صدقني عندما اقول لك انهم لايحبون بعضهم عائلة البرونو تريدوك ميتا
    Penguenler petrol sevmezler, Ve petrolün içinde yüzmeyide sevmezler TED فطيور البطريق تكره النفط كم أنهم يكرهون السباحة فيه
    Derneklerini bırakanları sevmezler. Open Subtitles انهم لا يحبّون الناس يستمتعون في ناديهم.
    Bazı insanlar uzun kuyruklarda beklemeyi sevmezler, Belki gece boyunca, hatta yağmurda bile. TED بعض الناس لا يحب الإنتظار في الصفوف الطويلة، ربما في وقت متأخر من الليل، وحتى في المطر.
    - Yabancıları sevmezler. - Hayır, hiç kimseyi sevmezler. Open Subtitles انهم لا يحبون الغرباء لا انهم لا يحبون احدا
    - Bazı erkekler başkalarının sürmesini sevmezler. Open Subtitles . بعض الرجال لا يحبون أن تُقاد بهم السيارة . لا.
    Hayır, bazı erkerler gezintiye çıkarılmayı sevmezler. Open Subtitles بعض الرجال لا يحبون أن تُقاد بهم الدراجة
    Bu şifacılar yabancıları pek sevmezler. Özellikle de mürşidleri, Jessie Hovah. Open Subtitles هم معالجون لا يحبون غرباء كثير، خصوصا شماسهم، جيسي هوفا
    Hayır sevmezler. Benim brownilerimi severler. Open Subtitles . كلا لا يحبونها . بالطبع انهم يحبون كعكي
    Ve onlar Hanks gibi kibirli adamları bizden daha fazla sevmezler. Birkaç şey ayarlayabilirim. Open Subtitles و هم لا يحبون اصحاب الروتين امثال هانكس مثلنا
    Cerrahlar genelde hastalarıyla çok yakınlaşmayı sevmezler. Open Subtitles الجراحونعمومالا يحبون أنيكونواقريبينجدا منالمرضى
    Yabancıları sevmezler. - Hayır. Hiç kimseyi sevmezler. Open Subtitles إنهم لا يحبون الغرباء لا إنهم لا يحبون أحدا
    Filistinliler'i sevmezler, ama Yahudilerden daha çok nefret ederler. Open Subtitles انهم لا يحبون الفلسطينيون و لكنهم يكرهون الاسرائليون اكثر
    Beyazlar sadece köşeye sıkıştırılmayı sevmezler. Open Subtitles الناس البيض فقط لا يحبون ان يكونوا مدفوعين في زاوية
    Bu ikisinin kadın zevki aynı olduğu için birbirlerini pek sevmezler. Open Subtitles هؤلاء الإثنان لايحبون بعضهم لهذه الدرجة لأنهم يتشاركون نفس الذوق في الناسء
    Erkekler kendilerine sahip olmaya çalışan kadınları sevmezler. Open Subtitles أعرف بأنّ الرجال لا يحبّون النساء اللاتي تحاول إمتلاكهم.
    Çok zayıfsın. Erkekler çok zayıf kadınları sevmezler. Open Subtitles أنتِ نحيفةٌ للغاية لا يحب الرجال الهزيلات جِداً
    Onlar zorunlu olmadıktan sonra açıkta savaşmayı sevmezler. Open Subtitles هم لا يَحْبّونَ القتال في المفتوح مالم يضطروا.
    Bu tür insanlar ilgilerinin açığa çıkmasını sevmezler. Open Subtitles الناس في هذا الحشد لا يحبوا دائماً الأفصاح عن مصالحهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more