"seyredeceğim" - Translation from Turkish to Arabic

• وأشاهد
• سأشاهد
• سأشاهدك
• لأراك
• سأذهب لمشاهدة
• سوف أشاهد
• سوف أشاهدكم
• سَأُراقبُ

- Artık dayanamıyorum. - Adliyeye gidip seyredeceğim.
لا أستطيع الإحتمال أكثر من ذلك سأذهب إلى قاعة المحكمة وأشاهد

Sanırım, operayı seyredeceğim.
أنا مسرور لأنك تذكر هذا، أعتقد أني سأشاهد الأوبرا.

Christy, Howard ile kalacak Penny'de dairesine geri dönebilecek ve ben de "Doktor Kim?"in son 24 dakikasını seyredeceğim.
بيني يمكنها أن تعود إلى شقتها و أنا سأشاهد الدقائق 24 الأخيرة من الدكتور هو

Şu camın diğer tarafına geçip senin kan kaybından ölüşünü seyredeceğim.
سأذهب إلى الجانب الآخر من الزجاج و سأشاهدك و أنت تنزف

Seni bir başkasını severken seyredeceğim.
لأراك تحب امرأة أخرى

Ben Robert ile maçı seyredeceğim, bana ihtiyacın olursa....
سأتعلم كيف أطبخ سأذهب لمشاهدة المباراة مع روبرت ....

Knicks maçını seyredeceğim başka bir şeyde yapmayacağım.
نعم, سوف أشاهد المبارة وحسب تعلمين ولا شيء أخر

Hepinizi oynuyorken seyredeceğim.
سوف أشاهدكم جميعاً و أنتم تلعبون

Kıçımın üstünde oturup televizyon mu seyredeceğim?
أجلس وأشاهد التلفاز فحسب؟ هذا ليس أسلوبي يا رجل

Bir sürü sıvı alıp, bir sürü TV seyredeceğim.
وأحتسي الكثير من السوائل، وأشاهد التليفزيون

Hayır. Biraz güneşlenip bu zavallıların üşütmelerini seyredeceğim.
لا ، أعتقد أنني أريد ان أتشمس قليلا وأشاهد هؤلاء الفاشلين يصابون بالبرد

Sen arkadaşlarınla. dışarda gezip, çıtırlarla tanışacaksın ben de evde oturup televizyon mu seyredeceğim?
ستخرج مع أصدقاءك وتقابل فتيات مثيرات ، بينما أجلس أنا بالمنزل وأشاهد التلفاز؟

Eve gidip mısır patlatıp televizyon seyredeceğim. Çünkü emekli maaşımla sadece bunları karşılayabiliyorum.
سأذهب لإعداد الذرة وأشاهد أفلام بالإشتراك لأن هذا كل ما يمكنني تحمله براتب التقاعد الحكومي خاصتي

Bunları aklımdan çıkarmak için, gidip biraz porno seyredeceğim.
سأشاهد بعض الأفلام الجنسية لأحذف هذا من ذاكرتي

Tamam tamam, Yürüyen Ölüler'in bütün bölümlerini seninle seyredeceğim.
حسنٌ، سأشاهد كل حلقات "الموتى السائرون" معك

Çabuk olsun. Boks maçı seyredeceğim.
بسرعة، لأنني سأشاهد الملاكمة

- Evet, futbol seyredeceğim. - Hazır olduğumu biliyorsun!
نعم ، سأشاهد مباراة كرة القدم

Seni elektrikli sandalyede kızartılırken seyredeceğim ve bu gerçekleştiğinde kutlama yapacağım.
سأشاهدك تنقلي في الكرسي الكهربائي و سأحظى بحفله عندها

Bu şehirde kalıp seni seyredeceğim.
سأبقى في هذه البلدة، لأراك...

- Televizyon seyredeceğim. - Hayır, seyretmeyeceksin.
أنا سأذهب لمشاهدة التلفاز - لا، لن تذهب -

Şimdi pantolonumun önünü açıp maç seyredeceğim.
و الأن سوف أشاهد المبارة و سروالي مفتوح!

Ama biliyor musunuz? Hepinizi oynuyorken seyredeceğim.
سوف أشاهدكم جميعاً و أنتم تلعبون

O zaman seyredeceğim.
ذلك الذي سَأُراقبُ.