"shine" - Translation from Turkish to Arabic

• شاين
• شايّن

Stitches, Bay Shine, Bay Pibbles ve Knuckles.
ستتشيز، السيد شاين السيد بيبلز و نكيلز

Krista ... bu konuda akıllı davranmanı istiyorum bu Shine'ın hayatında büyük bir an olabilir belki kızının hayatında büyük bir değişiklik olabilir
"كريستا" اُريدك أن تكوني ذكيه هذه قد تكون لحظه مهمه ل "شاين" قد تصنع فارقاً كبيراً في حياتها

Yoksa Polly Shine mı? Yoksa...
او بولي شاين , او

Ben Müfettiş Shine'ın, Çavuş Linklanter'ı öldürdüğünü gördüm.
قد رأيت المحقق (شايّن) يقتل الرقيب (لينكلاتر)

Onun gibisi yok bu dünyada, Bay Shine.
لا شيء في العالم، سيد (شايّن)!

Sanat öğretmenim bir çeşit dahi olduğumu söylüyor, Shine'daki çirkin adam gibi...
مدرستي للفن تظني أني عبقري نوعاً ما، مثل الفتى القبيح من فلم (شاين) بإستثناء أني أستخدم المعكرونة.

Müfettiş Shine, siz ve Çavuş Barton, ameliyathanemden hemen çıkın.
المحقق (شاين),ستحمّل نفسك والرقيب (بارتون) بعيداً

Bay Shine, böylesi cümleler söylerken, dikkatli olsanız iyi olur.
(عليك توخي الحذر سيد (شاين عند الإدلاء ببيان كهذا

Müfettiş Shine'ın şerefli ismine dair tüm sorgulama ve şüpheye bir son vereceksiniz.
سوف تتوقف عن الاستجواب وإثارة الشكوك حول السمعّة الطيبة للمحقق (شاين)

Leman Sokağı'na Jedediah Shine için casusluk yapmaya geldim.
لقد جئت لشارع ليمان لأتجسس لصالح (جيدايا شاين)

Jedediah Shine'ı Nathaniel Hinchcliffe'i öldürürken gördüm.
لقد رأيت (جيدايا شاين) يقوم بقتل (ناثانيال هينشكليف)

Müfettiş Shine'a hesabını sormak için bu yeterli, değil mi, Fred?
هذا كافي، صحيح، (فريد)؟ لأن يتم إحضار المحقق (شاين) للمُسائلة

Jedediah Shine'ın yapması gereken şeyi yapmak için onu beklediğini biliyorsun.
(أن تعلم أن (جيدايا شاين من سيواجهه إنّ فعّل

Suçu Shine'a yükleyebilirim ve böylece, aynısını o da sana yapabilir.
يُمكنني تجريم (شاين) وهو بدوره سيقوم بالمثل لك

Onun aracılığıyla ne Jedediah Shine'a ne de Silas Duggan'a ulaşabiliriz.
لربّما لا نصل لـ(جيديديا شاين) و(سيلاس دوغان) من خلاله

100 polisin keyfi için Jedediah Shine'ın onu morga koymasını izleyeceğin için mutlu musun?
هل أنت سعيد لرؤية (جيديديا شاين) تضعه في المشرحة لاِمتاع 100 شرطي؟

Müfettiş Shine, sizin ve benim gibi insanlar adaleti tatmadan bu dünyanın var olmaya devam edeceğini düşünüyor musun?
حضرة المحقق (شاين)؟ أتظن أن العالم كان ليصبح له وجودًا بدون رجال مثلي ومثلك يؤمنون بالجزاء؟

Yeterli mi, Bay Shine?
أي شيء آخر، سيد (شايّن)؟