Sonra da öldürüldüğü gece, kuyumcunun midesinden üç altın sikke çıktığını öğrendim. | Open Subtitles | عندها عرفت بوجود ثلاث عملات مكتشفة في بطن الصائغ في ليلة مقتله |
Adam öldüren bir cadı! Yaprağa dönüşen bir sikke! | Open Subtitles | رجل قد قتل بواسطة ساحرة عملة تحولت إلى ورقة شجر ذهبية |
Bütün bir şehri aydınlatabilecek sikke büyüklüğünde bir elektrik kablosu düşünün. | Open Subtitles | تخيل كابلات الكهرباء بحجم العملة ويمكن أن تضيء مدينة بأكملها. |
Çabuk ol, sikke çıkıyor. | Open Subtitles | بسرعة, أن مسمار التعليق يخرج. |
Her ölü ruh geçiş için bir sikke vermek zorundadır. | Open Subtitles | كل روح ميته لابد وأن تعرض عمله نقدية لكي تمر |
Ben kemik fırlatmam, Walter ama sikke fırlatırım. | Open Subtitles | أنا لا أرمى العظام والتر,ولكنى أرمى العملات |
sikke çakma üzerinde çalışman gerekiyor. | Open Subtitles | أنت بحاجة للتدريب على دقّ مسامير التعليق. |
sikke. | Open Subtitles | مسمار تعليق. |
İstasyonda trene binecek her 500 kişilik grup için 1.000 altın sikke. | Open Subtitles | ألف دولار على هيئة عملات ذهبية لكل 500 رجل يركبون محطة القطار |
Baba bana bahşettiği hediye; her sabah yatağımdan kalktığımda beş altın sikke bulacağım. | Open Subtitles | ابى منحني هدية لكلّ صباح فى اللحظة التى أنزل فيها من سريري ..أنا سأحصل على خمس عملات معدنية ذهبية. |
Nedir bu ikide bir beş altın sikke lafı? | Open Subtitles | لما ذكر الخمس عملات المعدنية بين الحين والآخر؟ |
Farklı metallerin alaşımından yapılı bu 1,300 yıllık sikke, sadece dayanıklı değil, aynı zamanda karmaşık Arapça yazı yazılabilecek kadar da şekil verilebilir halde. | Open Subtitles | هذه عملة بعمر 1300 عام مصنوعة من خليط من معادن مختلفة ليست متينة وحسب، لكنها مرنة بما يكفي لنقش العربية المعقدة عليها |
Kara borsa ticareti, ipek, sikke, tuz ve para, uygun bulmasamda afyon, haşhaş. | Open Subtitles | تجارة سوق سوداءِ، الحرير، عملة معدنية، ملح... وعملات أنا لا أَقْبلُ. الأفيون، حشيش. |
Anlaştığımız gibi 400 sikke. | Open Subtitles | أربعمائة عملة ذهبية، على النحو المتفق عليه. |
Dümenci için bir sikke. | Open Subtitles | هذه العملة من أجل قائد المركب حتى لا تطول مدة رحلتك |
Düşünüyorum ki bu sikke elden ele dolaştıkça, orada birileri için iyi bir şeyler yapan birileri her zaman olacak. | Open Subtitles | أتصور ما دامت العملة تتنقل بين الناس ، سيكون هناك دائما شخص ما... يساعد شخصا آخر |
sikke çıkıyor. | Open Subtitles | مسمار التعليق يخرج. |
Çabuk ol, sikke çıkıyor. | Open Subtitles | بسرعة, أن مسمار التعليق يخرج. |
Piramit sahtekarlığı, internet dolandırıcılığı, sahte sikke satışı. | Open Subtitles | قامت ببيع مخططات، إحتيال عبر الأنترنت، باعت قطع نقدية وهمية. |
Bu yüzden eski çağda yaşayan Yunanlılar ölmüş bir insan cesedinin göz kapağına ya da dilinin altına bir sikke koymaktaydılar. | Open Subtitles | ولهذا كان الإغريق القدامى يضعون عمله نقدية أسفل اللسان أو على جفن العين للجثه |
Bakır sikke için altın ve gümüş sikke yapımını durdurdu. | Open Subtitles | أوقف عمل العملات الذهبية و الفضية وابدلهم بالنحاس |
Orijinal 30 gümüş sikke sebebiyle, haç'a nefretleri. Kutsal su. | Open Subtitles | بسبب العملات المعدنية الـ 30 الأصلية يكرهون الصليب و الماء المقدّس |
Evet, sonra nasıl ip bağlanır, ...duvara nasıl sikke çakılır. | Open Subtitles | حسناً، و من بعدها كيف ألـفُ الحبال، و كيف أدقُ مسامير التعليق بالجدار. |
sikke. | Open Subtitles | مسمار تعليق. |