Eğer sirkteki bir midilli gibi görünmek istiyorsanız hiç problem değil. | Open Subtitles | إذا أردت أن تبدى مثل المهر فى السيرك ، فلا بأس |
Belki onlara, sirkteki hayatının ve güreşmenin hayatını nasıl da şekillendirdiğini anlattı. | TED | ربما أخبرهم بما قاله لاحقًا في التاريخ المُقال وهو أن الفترة التي قضاها في السيرك والمصارعة شكّلت حياته بعمق |
Ama mezun olduktan sonra, sirkteki aileme katıldım. | Open Subtitles | لكن بعد ما تخرجت التحقت بوالدي في السيرك |
Benim de gidip bir fil kostümü bulup, ...onunla sirkteki işiyle ilgi görüşmem gerekiyor. | Open Subtitles | وأنا يجب ان أكون في زي فيل وأقوم باختبرها لوظيفة في سيرك |
sirkteki en üzgün adamlar palyaçolardır. | Open Subtitles | عازفى البيانو السعداء يعملون بالسيرك |
O puşt polisler sirkteki herkesi dövdü. | Open Subtitles | هؤلاء الشرطيّون الأوغاد أوسعوا الجميع فى السيرك ضرباً مبرحاً. |
sirkteki milyar dolarlık palyaçolardan başka bir şey değiller. | Open Subtitles | انا اقصد ، من يكونوا غير اثنين من المهرجين في ذلك السيرك الذي يكلف مليار دولار |
sirkteki adamın elektrikle öldüğünü tespit ettik. | Open Subtitles | وقلصنا شكوكنا إلى قتل بالصاعق الكهربائي في قضية السيرك |
Bence sirkteki diğer adam bu hayvan hırsızıyla aynı tanıma uyuyor. | Open Subtitles | أظن أن رجلنا الثاني في السيرك تنطبقعليهنفسمواصفات.. لص الحيوانات. |
Dün gece biri sirkteki fili serbest bırakmış ve polis hâlâ bulamadı. | Open Subtitles | شخص ما قام بإطلاق فيل من السيرك الليلة الماضية والشرطة لم تجده بعد |
Beni sirkteki ucube mi zannettiniz? Bu şekilde konuşma. | Open Subtitles | اصبحت كبلياتشو السيرك لا تتكلم هكذا |
Bir sirkteki ana ilgi odağıymışsın gibi. | Open Subtitles | كما لو كنت تقدم عرض في السيرك. |
Bugün sana ne oldu böyle? sirkteki beyaz bir at gibi çemberin içinden zıplıyorum. | Open Subtitles | -أنا أدور مثل حصان أبيض بعربة في السيرك. |
Organize ettiğini bu küçük sirkteki gibi değil. | Open Subtitles | ليس في هذا السيرك الصغير الذي تدبره |
Bunu sirkteki çalışanlarla yaparız. | Open Subtitles | هذا يمكنني فعله مع فرقة السيرك |
Bu sirkteki en iyi seçenek sensin. | Open Subtitles | حسنا، أنت أفضل ما في هذا السيرك ليعرض. |
Benekli kumaşlar sirkteki palyaçolar içindir. | Open Subtitles | الثياب المنقطة هي للمهرجين في السيرك. |
Bizi sirkteki foklar gibi hizaya soktu. | Open Subtitles | انه يرودنا وكاننا فقمات فى سيرك لعين |
Belki sirkteki adam hariç. | Open Subtitles | باستثناء ربما سيرك فيلر |
Tanrım. Tıpkı sirkteki gibi. | Open Subtitles | يا بلدي، حتى سيرك دو سولي. |
Gitgide sirkteki aslan terbiyecisine dönüyorsun. | Open Subtitles | شيئًا فشيئًا ستصيرين مروضة أسود بالسيرك |
sirkteki hırsız mı? | Open Subtitles | اللص الذي أمسكنا به بالسيرك ؟ |