Ve Greko-Romen dünyada, insanlar stoisizmi birçok şey yapmak için kapsamlı bir sistem olarak kullanmışlar. | TED | وفي العالم اليوناني الروماني، كان الناس يستخدمون الرواقية كنظام شامل لفعل الكثير والكثير من الأشياء |
Parkın tek bir sistem olarak çalışan üç temel unsuru var. | TED | تحتوي هذه الحديقة على 3 عناصر أساسية تعمل كنظام واحد. |
Temel olarak, yaptıkları şey biyolojiye programlanabilir bir sistem olarak bakmak. | TED | والذي يقومون به أساسا، هو النظر إلى علم الأحياء كنظام قابل للبرمجة. |
Apollo 11'in inişi astronotlar, Görev Kontrolü, yazılım ve donanımın hepsinin entegre bir sistem olarak birlikte çalışmalarıyla alakalıydı. | TED | نجحت رحلة المركبة أبولو 11 بفضل عمل رواد الفضاء ومركز التحكّم والبرمجيات والأجزاء الصلبة للحاسوب التي عملت كنظام متكامل. |
Gezegenimizi bir sistem olarak, tek bir nesne olarak uzayda asılı görmenin nasıl bir şey olduğunu hissetmek istedim. | TED | حاولت تجربة شعور ماذا يبدو أن ترى كوكبنا كنظام واحد، جسم واحد، معلقاً في الفضاء. |
Hükûmetinde olup bitenleri her liderin yanıtlaması yerine, herkes dünyayı devasa bir ara bağlantılı sistem olarak ele almalıdır. | TED | بدلًا من أن يستجيب كل رئيس لما يحدث داخل دائرة نفوذه، هنا يجب على الجميع معاملة العالم كنظام عملاق مترابط. |
Birlikte tasarladık ve model çıkarma üstünde çalıştık-- fikirlerin çoğu Danny'den geldi, ve onun ekibinden-- vücudumuzdaki kanseri kompleks bir sistem olarak modelledik. | TED | فقد اشتركنا في تصميم و عمل النموذج و الكثير من هذه الأفكار تعود لداني و فريقه و هو نموذج السرطان في الجسم كنظام معقد |
Yani eğer kanseri bir sistem olarak düşünürseniz, bir veri girişi, bir veri çıkışı ve arada da bir orta durum olmalı. | TED | ولذا إذا فكرت في السرطان كنظام يوجد فيها مدخلات و مخرجات تتوسطها حالة |
Bunu anlayabilmek için onları ayrı birer deniz olarak değil bütün halinde, tek bir sistem olarak görmelisiniz. | Open Subtitles | ولفهم ذلك، ينبغي بكم تخيلها كنظام واحد لا مجرد بحار فردية |
Yani sistem olarak buna göz yumamam ama itiraf etmeliyim ki eldeki işe ayrı bir tat katıyormuş. | Open Subtitles | لا أستطيع الموافقة عليها كنظام ولكن يجب أن أعترف أنّه يضيف لذّة للمهمّة التي في متناول اليد |
Bir yedek sistem olarak, kilit bozulduğunda dolu olup olmadığını görebilirsin. | Open Subtitles | في الواقع, ذلك كنظام للدعم في حال كانت الأقفال محطمة فبإمكانك معرفة عمّا إذا كان به شخص... |
Yapay dolguyu yedek sistem olarak hazırlayın. | Open Subtitles | . جهزوا " السدادة الوهمية " كنظام مساندة |