| Harika olduğunuzu duydum ve Sizinle çalışmak benim için onurdur, Bay Gold. | Open Subtitles | فقد سمعت أنك طبيب مذهل و سيشرفني العمل معك يا سيد جولد |
| - Sizinle çalışmak benim için şeref olacaktır. - Unut bunu, evlat. Ben yalnız çalışırım. | Open Subtitles | سوف يكون لي شرف العمل معك الجوال ماكوايد انسى ذلك إيها الفتى، هذه مزحة, أنا أعمل وحدي |
| Peki, açıkçası sizi, Sizinle çalışmak isteyip... istemeyeceğimi bilecek kadar tanımıyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة , لا اظن اني أعرفك جيداً حتى أرغب في العمل معك |
| İnanın bana Sizinle çalışmak benim için büyük bir zevkti. | Open Subtitles | ثقوا بي , لقد سرني العمل معكم جميعاً |
| Ajan Mulder. Ben Dana Scully. Sizinle çalışmak için görevlendirildim. | Open Subtitles | الوكيل مولدر.انا دانا سكالي لقد ارسلت للعمل معك |
| - Sen benim asistan baş koçum musun? - Sizinle çalışmak benim için bir onur. | Open Subtitles | انت مساعدى الاساسى - شرف لي ان اعمل معك - |
| Sizinle çalışmak güzeldi ileriki işlerinizde bol şanslar. | Open Subtitles | سُررتُ بالعمل معك, وأتمنى لك كل الحظّ بمغامراتكِ المستقبليّة |
| Sizinle çalışmak istememesinde kendince sebepleri var. | Open Subtitles | لديها أسباب خاصة تدعوها إلى صرف النظر عن العمل معك |
| Ah, her şey tekrar Sizinle çalışmak harika olacak, dostum! | Open Subtitles | ! سيكون العمل معك مرة أخرى عظيماً، صديقي [ريتشارد كارين: |
| Sizinle çalışmak yerine buraya gelmeye falan çalışmıyorum. | Open Subtitles | إنني لا أسعى للرجوعِ إلى هنا مع هؤلاء عوضًا عن العمل معك. |
| Kongre'de Sizinle çalışmak bir şerefti. | Open Subtitles | لقد كان من دواعي سروري العمل معك في الكونغرس |
| Bayan Lamont., Sizinle çalışmak çok heyecan verici bir şey. | Open Subtitles | كان رائعا العمل معك. انسة لامونت. |
| Görüşlerinize katılıyor ve... Sizinle çalışmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً على الإشتراك بوجهة نظرك -أتطلع إلى العمل معك في المستقبل |
| Görüşlerinize katılıyor ve... Sizinle çalışmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً على الإشتراك بوجهة نظرك أتطلع إلى العمل معك في المستقبل - جيّد، إتصل بي - |
| Sizinle çalışmak zevkti. | Open Subtitles | سرني العمل معكم |
| Sizinle çalışmak güzeldi. | Open Subtitles | لقد كان من الجيد العمل معكم |
| - Sizinle çalışmak bir zevkti. - Lanet bombalar nerede? | Open Subtitles | أنا مسرور للعمل معك بحق الجحيم أين تلك القنابل. |
| Sizinle çalışmak gerçekten inanılmaz. | Open Subtitles | انة لشىء مذهل ان اعمل معك |
| Söylemeliyim ki Sizinle çalışmak büyük bir onur, efendim. | Open Subtitles | يجب أن أقول لك، لقد كان شرفاً عظيماً لى بالعمل معك ياسيدى. |
| Sizinle çalışmak bir zevkti. | Open Subtitles | لقد كان من دواعي سروري أن أعمل معك . |
| Sizinle çalışmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أتطلع قدما للعمل معكِ. |
| Ben İA'nın şefi Park Seok Ho. Sizinle çalışmak onurdur, efendim. | Open Subtitles | أنا بارك سيوك هو رئيس أى ,أند, إى إنه شرف أن أخدم معك, سيدى |
| Sen yetenekli komando olarak Sizinle çalışmak beni çok memnun etti | Open Subtitles | إنكم كوماندوز بارعون سعدت بالعمل معكم |
| Bugün Sizinle çalışmak bir zevkti. | Open Subtitles | إنّه لمِن دواعي سروري بأنّي خَدَمتُ معك اليوم |