Ve bir diğeri o kadar bıkmış ki sadece oğlunu yataktan kaldırmak için üzerine Soğuk suyu boca etmek zorunda kalmıştı. | TED | وأخرى طفح معها الكيل. فتصب الماء البارد على ابنها في السرير فقط لتقتلعه من السرير. |
Soğuk suyu aç, onu küvete koymalıyız. | Open Subtitles | أفتح الماء البارد وضعها في المغطس |
Soğuk suyu sevmem belki iç çamaşırlarımızı alabiliriz. | Open Subtitles | ... أنا لا أحب الماء البارد لذا , ربما يمكننا خلف ثيابنا بالداخل؟ |
Sürtükler, alayla Soğuk suyu birbirine karıştırmamayı öğrenemediniz mi? | Open Subtitles | عاهرات .. ألم تكن تعلم بأن السخرية و المياه الباردة |
Yüzme öncesi aldığı duşun Soğuk suyu kol kıllarında boncuk boncuktu ve derisine yapışan binlerce küçük büyüteç gibiydi. | Open Subtitles | "كانت آثار المياه الباردة من الاستحمام قبل السباحة ظاهرة على شعر ذراعه" "كانت آلاف القطرات الصغيرة المتلألئة تمنح بشرته بريقاً رائعاً" |