"sokağı'ndaki" - Translation from Turkish to Arabic

    • في شارع
        
    • على شارع
        
    CO: Dün beni Washington Sokağı'ndaki o yere gönderdin, şimdi zehirli sarmaşık döküntüsüyle kaplandım. Yani, günlerimiz böyle şeylerle dolu geçti. TED كايتريا أونيل: لقد ارسلتني إلى ذلك المكان في شارع واشنطن أمس، والآن فأنا مغطاة باللبلاب السام. هذا هو ما ملأ أيامنا.
    Git ve Dillon Sokağı'ndaki Alamo'yu dene. Alamo, Amigo değil. Open Subtitles . إذهب وجرب الألمو في شارع ديلان الألمو وليس الأميجو
    Dekalb Sokağı'ndaki depo partisine iki kişiyi gizli göreve göndereceğiz. Open Subtitles نحن بحاجه إلى اثنين متخفيين في شارع ديكالب وحفلة المستودع
    Ne burası Leman Sokağı'ndaki karakol ne de ben Edmund Reid'im. Open Subtitles هذا ليس بيت المحطة على شارع ليمان، ولا أنا إدموند ريد.
    Elm Sokağı'ndaki kitap deposunda iş buluyor. Open Subtitles في مستودع على شارع الدردار في دار المحفوظات للكتب
    New York'ta, şurdan dağıtılıyor: Hudson Sokağı'ndaki Carrier Hotel'den. TED في نيويورك هذه اماكن توزيعها .. هنا في فندق الكارير في شارع هدسون
    Sonra onu Dauphine Sokağı'ndaki dairenize akşam yemeğine çağırmışsınız. Open Subtitles ثم اصطحبته لتناول العشاء في شقتك في شارع دوفين
    Elm Sokağı'ndaki KXWT radyo istasyonundayız. Open Subtitles نحن في محطة الراديو كي اكس دبليو تي في شارع اي ال ام
    Dundas Sokağı'ndaki cinayete teşebbüsle ilgili değil, değil mi? Open Subtitles ليس الأمر عن محاولة القتل في شارع داندت، أليس كذلك؟
    King Sokağı'ndaki çok sevdiğin sushi lokantası var ya? Open Subtitles أتعرفين مطعم السوشي ذاك الذي تحبينه كثيراً في شارع الملك؟
    Bu sabah Bateman Sokağı'ndaki ev sorgusuna katılmak zorunda kaldım. Open Subtitles كان علي أن اخذ إفادات المنازل في شارع بيتمان هذا الصباح
    Wigmore Sokağı'ndaki küçük dairene dönmek. Open Subtitles فقط تعودين إلى شقتك الصغيرة في شارع ويجمور
    Houston Sokağı'ndaki galerinin sahibi. Open Subtitles إنها تملك معرضاً في شارع هيوستن.
    Sweeney Todd Berber Salonu. Fleet Sokağı'ndaki börekçimin üstü. Open Subtitles صالون حلاقة [ سويني تود ] فوق متجري لفطائر [ اللحم في شارع [ فليت
    Oradaki en sevdiğim yer Fern Sokağı'ndaki McDonald's çünkü nehrin yanında. Open Subtitles المكان المُفضل ليّ هُناك هو "ماكدونلز" في شارع فيرن, لانه قرب النهر.
    Bilmem. Belki Charles Sokağı'ndaki Donner-Wells Bankası. Open Subtitles -لا أعرف,ربما من البنك الدولي دونر ويلز في شارع تشارلز؟
    Mitre Sokağı'ndaki görevimden dönüşümde görmüştüm onu! Open Subtitles رأيتها عندما جئت في من تسليمي في شارع ميتري!
    Bankalar Bölgesi de elektriği ilk giden bölge olduğu için hatta daha net olup Chambers Sokağı'ndaki 200 blok diyelim bakterinin ilk salındığı yeri orası olarak varsayabiliriz. Open Subtitles وبما ان الكهرباء انقطعت عن المنطق الماليه أولاً وخصوصاً ال200 كتله سكنيه في شارع تشامبرز لنفترض ان البيكتيريا ظهرت في ذلك المكان أولاً
    Crawford Sokağı'ndaki, tabi. Mantıklı. Plan ne? Open Subtitles على شارع كراوفورد هذا شيئ مفهوم , ما الخطة ؟
    Mesarska Sokağı'ndaki şu yeni apartmanda. Open Subtitles (انها على شارع (ميسارسكا في ذلك الصف الجديد من المباني
    - Demek Astrid'i bu yüzden takip ettiler. Ping-On Sokağı'ndaki Ming Che. Open Subtitles هكذا لحقا بـ(أستريد)، (مينغ تشيه)، على شارع (بينون).

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more